Tütün Zamanı (Zeliş) – Necati Cumalı
Tütün Zamanı (Zeliş) – Necati Cumalı
“Tütün Zamanı“, Necati Cumalı‘nın 1959’da yayımlanan romanı. Roman, İzmir’in bir köyünde geçen bir hadiseyi konu alır. Tütün zamanına denk gelen bir aşk öyküsü çerçevesinde bir Ege köyünün tarıma dayalı yaşamı, gelenek ve görenekleri, inançları, değerleri gözler önüne serilir.
1950’li yılları konu alan roman aynı zamanda yazarın çocukluğunun geçtiği yerde geçmesi nedeniyle otobiyografik özellikler taşır. Necati Cumalı’nın bu romanın bir başka özelliği de henüz yayınlanmadan filme çekilmiş olmasıdır.
Tütün ekicilerinin yaşamını gözlemci bir gerçekçilikle yansıtan ve temiz bir aşkı canlı, sürükleyici bir dille sergileyen romanın ikinci baskısı Zeliş (1971) adıyla yapıldı.
“Zeliş, Yağmurlar ve Topraklar, Acı Tütün” birbirini bütünleyerek “Tütün Zamanı” genel başlığıyla bir üçleme oluştururlar.
Romanın Kısa Özeti:
Romandaki olaylar İzmir Urla’da tütün zamanı geçer. Babası Recep’in borçtan kurtulmak için Bekir’le evlendirmek istediği Zeliş, bahçe komşuları Ali Onbaşı’nın oğlu Cemal’e aşıktır. Bekir’e yüz vermeyen Zeliş, onun kendisini kaçıracağını öğrenince sevgilisiyle birlikte kaçar; ama iki sevgili çok geçmeden yakalanırlar. Zeliş’in yaşı küçük olduğu için Cemal altı aya hüküm giyerse de sevgilisinden ayrılmak istemeyen kızın durumu, olup biteni izleyen halkın araya girmesine ve Recep’e çıkışmasına yol açar. Böylece Recep davadan vaz geçecek, iki sevgili evlenecektir.
Tütün Zamanı Kahramanları (Kişileri):
Zeliha: 17-18 yaşlarında bir genç kızdır. Eli çabuk, titiz, iyi kalpli bir köylü kızıdır.
Recep: Zeliha’nın babasıdır. Kızını zengin biri ile evlendirip rahat etmeyi ister. Karısı ve kızı tarlada çalışırken o hep kahvede vakit geçirir. Temelde iyi bir insandır.
Rabia: Zeliha’nın küçük kardeşidir. Sevimli, ablasını koruyan, neşeli bir çocuktur.
Cemal: Zeliha’nın âşık olduğu gençtir. Aynı zamanda komşularıdır. Göçmen oldukları için kendilerine ait ev ve malları yoktur. Fakat ailesi nazik ve çalışkandır.
Sıdıka: Zeliha’nın en büyük ablasıdır. İzmir’de kocasıyla yaşar.
Ayşe: Sıdıka’nın küçüğüdür. Kocası ve onun kalabalık ailesiyle birlikte Urla yakınında yaşar. Sürekli onlarla kavga eder.
Bekir: Zeliha ile evlenmek isteyen, malı mülkü olan, sevimsiz bir adamdır. Maddeci, sevgiyi maddi olarak algılayan bir köylüdür.
Tütün Zamanı Özeti:
İzmir’in Urla yakınlarında bir tarlada temmuz sıcağı her yanı sarmıştır. Zeliha, bağlı keçinin kaçmış olduğunu görür ve annesine söyler. Annesi bağırmaya başlar. Kocası kahveden gelip de sağlam bir ip almadığı için keçi kaçmıştır. Keçi, çardaktan öbür tarafa gitmiş ve yan komşunun bahçesine girmiştir. Bahçeye bakan Kadıovacıklı Ali Onbaşı ve ailesi keçiyi yakalar. Fakat Zeliha’ya hiç kızmazlar. Ali Onbaşı’nın oğlu Cemal, Zellha’dan çok etkilenir. Zellha da bu görüşmeden sonra Cemal’i hiç aklından çıkaramaz. Bu arada Zeliha’nın yaşı evlenme çağına gelmiştir. Babası Recep, kızını Bekir’le evlendirmek istemektedir. Bekir; evi, tarlası, hayvanları olan zengin biridir. Kızı almak için Recep’e her türlü yardımı yapmaktadır. Anne ve babasının niyetini anlayan Zeliha, Bekir gibi biriyle evlenmeyi asla istemez.
Günler geçmekte, Zeliha ve ailesi tütünleri toplamakta, sürekli tarlada çalışmaktadır. Zeliha ve Cemal birbirlerinden çok etkilenmişlerdir. Bir gün, Zeliha çeşmeden su doldururken Cemal’le karşılaşır. Cemal, ona onu sevdiğini söylemek ister. Fakat çok kızarır, utanır, sadece mâni söyleyebilir. Zeliha da ne yapacağını bilemediğinden ikisi de birbirlerine duygularını açamaz. Onları Zeliha’ya tutkun olan Yaşar görür. Yaşar, dışardan onların birbirlerine karşı bir şeyler hissettiğini anlar. Gözlemecinin oğlu olan Yaşar, Zeliha ona yüz vermediği için karar verir. Zeliha’yı hiç sevmediği Bekir’le birleştirmek ve Cemal’den ayırmak için her yolu deneyecektir.
Birkaç gün geçer. Temmuz sıcağı tütünlerin erken olgunlaşmasına neden olmuştur. Recep’in ailesi sürekli çalıştıkları hâlde tütünlere yetişememektedir. Recep, bir yardımcıya ihtiyaçları olduğunu düşünür. Bu arada, Ali Onbaşı ile sohbet ederken onunla anlaşırlar. Önce Ali Onbaşı’nın çocukları onlara yardıma gelecektir. Daha sonra onun çocukları Ali Onbaşı’ya yardıma gidecektir. Cemal’in kardeşleri Zelihaların tarlasına yardıma gelmeye başlarlar. İki aile arasında özellikle Zeliha ve Cemal’in kız kardeşleri arasında büyük bir dostluk oluşur.
Bir akşam, Ali Onbaşı çardağına komşularını davet eder. Zeliha, annesi ve Rabia da giderler. Çardakta koyu bir sohbetin ardından şarkılar söylenmeye başlar. Herkes oynamaktadır. Bu kalabalığı fırsat bilen Cemal ve Zeliha oradan uzaklaşır ve ıssız bir yerde birbirlerini sevdiklerini söylerler. Fakat kısa süre sonra yoklukları fark edilir ve dönmek zorunda kalırlar. Zeliha’nın annesi şüphelenmiştir. Babası, annesinin de etkisiyle, tütün kalkınca Zeliha ile Bekir’i evlendirmeye karar verir. Bütün bunlar olup biterken Zeliha ile Cemal arasındaki aşk büyümektedir. Mektuplaşmaları başlar. Eğer bir aksilik çıkarsa kaçacaklardır. Bu arada Yaşar, her yerde Cemal’in Zeliha’yı kaçıracağı dedikodusunu yayar. Bekir, bunu duyunca çok öfkelenir. Zeliha’nın babası ile anlaşarak kızı boş bir anda kaçırmaya karar verir.
Tütünlerin kalkma zamanı gelmiştir. Dedikodu her yeri sarmıştır. Zeliha ve Cemal, Bekir’in kaçırma planını duyarlar ve çok dikkatli davranırlar. Bekir’in kaçırma işlemi başarısızlıkla sonuçlanır. Bunun üzerine Zeliha ve Cemal kaçar. Hiç paraları yoktur. Boş bir eve sığınırlar. Burada öldürdükleri kuşların eti ile beslenirler. Recep, Bekir karakola şikâyette bulunurlar. Cemal yakalanırsa Zeliha’nın yaşı 18’in altında olduğu için Cemal tutuklanacaktır. Bir ay geçtikten sonra Zeliha ve Cemal tütünde çalışmaya karar verip bulundukları yerden çıkarlar. Bir süre sonra yakalanırlar. Cemal tutuklanır. Mahkemeyi dinleyen halk, Cemal ile Zeliha’nın aşkına hayran olur ve her şeyin iç yüzü meydana çıkar. Halk, Recep’e şikâyetini geri alması için baskı yapar. Recep, kızının mutluluğu için şikâyeti geri alır ve Cemal ile Zeliha evlenirler. İzmir’e yerleşmek üzere yola çıkarlar.