Türkçede Tekillik-Çoğulluk
Türkçede Tekil-Çoğul Adlar, Topluluk Adları ve Görevleri
Tek bir varlığı anlatmaya yarayan addır.
- çiçek,
- taş,
- çocuk,
- öğrenci,
- Atatürk,
- Ankara,
- üzüntü,
- ülkü,
- sevgi…
Birden çok varlığı anlatmaya yarayan addır. -lar/-ler ekiyle adlar çoğullanır.
- dersler,
- çiçekler,
- taşlar,
- öğrenciler,
- ülküler,
- üzüntüler,
- okullar,
- tarlalar…
Türkçede bütün sözcükler tekildir. Ad soyundan olan sözcüklerle eylemlerin üçüncü kişileri -ler ekiyle çoğullanır. -ler eki, kalın hecelerden sonra büyük ünlü uyumuna göre kalınlaşarak -lar olur:
evler, ağaçlar, bunlar, çalışkanlar, sözler, girerler, ahlar, eyvahlar, yazıklar, okuyorlar, anlatsınlar, birinciler, kazananlar, geldiler…
Çoğul Ekinin Diğer Görevlerde Kullanılışı:
♦ Çoğul eki -ler, öz anlamından sıyrılarak adlara aile anlamı katar:
- Oğuzlar, Selçuklular, Osmanlılar, Gazneliler…
♦ I., II. kişilere ait iyelik eki almış soydaşlık adlarından sonra gelen -ler, çoğulluk anlamından sıyrılarak o soydan olanların birkaçını, hepsini ya da evlerini anlatmaya yarar:
- Dedemler gelecek.
- Dayımlar çağırıyor.
- Ablanlara gidelim mi?…
♦ Tümleyeni (tamlayanı) düşmüş ad tamlamalarında, tümlenene getirilen -ler eki, kimi durumda, sonuna geldiği sözcüğün değil tümleyenlerin çoğul olduğunu göstermeye yarar:
- Üç kardeş, kapı önünde oturup annelerini bekliyorlar.
- Her şeylerini sattılar. Ellerinde bugün bir tek evleri var.
- Pek çok sıkılmışlardı. O akşam bir tek liralarıyla ancak ekmek alacaklardı.
- Bir inekleri, üç keçileri, iki koyunları var…
♦ Çoğul ekinin abartma anlamında kullanıldığı da olur:
- Kanlara boyanmak
- Çocuğu güneşlerde gezdirmek
- İşini gücünü yüz üstü bırakıp Afrikalara gitmek
- Ben seninçün al kanlara boyandım.
- Hasta ateşler içinde yatıyor.
- Dünyalar kadar malı var…
- Yağmurlar yağdı, gök gürledi ve yıldırımlar sakladı bir kâfirî kubbeye yıldırım indi.(Aşıkpaşazade Tarihi, XV.)
♦ -ler çoğul ekinin yüceltme için, saygı için, nezaket için tekil kişilere ilişkin eylemlere ve adlara getirildiği de görülür:
- Sayın bay evdeler mi?
- Daha dönmediler mi?
- Biraz önce valideleri hanımefendiyi gördüm…
♦ -ler eki, “bir” belgisiz sıfatıyla “zaman, vakit” sözcüklerinden oluşan tamlamalara gelince geçmişe yönelik sürerlik ayırıntısı katar:
- Bir zamanlar biz de gençtik.
- Bir vakitler gezilere çıkmayı severdik…
♦ -ler çoğul eki, sonuna geldiği adlara, kimi kez “aşağı yukarı, ona yakın…” gibi anlamlar katar:
- Cem, altı yaşlarında bir çocuktur.
- O sıralarda ben de okula yeni başlamıştım.
- Saat iki sularında (sıralarında) sizi evinizden aradım…
♦ -ler + i birleşik eki sabah, akşam, gündüz, gece, yaz, bahar, öğle gibi belirli zaman adlarına; “her” belirtme sıfatının anlamını katar ve onları belirteç yapar:
- Sabahları (her sabah) erken uyanırım.
- Geceleri (her gece) uyku girmez gözüme.
- Yazları (her yaz) yaylaya çıkar, kışları (her kış) ovaya inerler…
Ordu, bölük, dizi, sürü, sınıf… sözcükleri birer addır ve tekildir. Bunların öteki tür adlarına benzemeyen yanları şöyle gösterilebilir:
“Koyun”, tür adıdır. Tekil kaldıkça bir tanedir. Oysa tür adı ve tekil olan “sürü”de birçok tekler vardır.
Topluluk adları da öbür tür adları gibi çoğullanır: ordular, bölükler, sınıflar, tamlamalar, sürüler…
Not: Türkçede bir de “-ºz” ekiyle yapılan çokluk anlamı vardır ki bu gruptaki kelimeleri de Topluluk adı sayabiliriz.
- iki-z
- beş-iz
- dörd-üz