Türkçe İmla (Yazım) Kılavuzu – Y
Türkçe İmla (Yazım) Kılavuzu – Y
A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
ya yaba yabalama yabalamak yaban yaban arısı yaban arısıgiller yaban armudu yaban asması yabancı yabancı dil yabancı çıta yabancıl yabancılama yabancılamak yabancılaşma yabancılaşmak yabancılaştırma yabancılaştırmak yabancılık,-ğı yabancıllık,-ğı yabancı para yabancı saha yaban defnesi yaban domuzu yaban enginarı yaban eriği yaban eşeği yaban fesleğeni yaban gülü yaban havucu yabanıl yabanıllaşma yabanıllaşmak yabanıllık,-ğı yabanî yabanî akdiken yabanîce yabanî elma yabanî enginar yabanî gül yabanî hayvanlar yabanî ıspanak,-ğı yabanî kimyon yabanî kimyongiller yabanî kiraz yabanî lâhana yabanîleşme yabanîleşmek yabanîlik,-ği yabanî marul yabanî menekşe yabanî mercanköşk yaban inciri yabanî turp yaban kazı yaban keçisi yaban kedisi yaban kekliği yaban keteni yaban koyunu yabanlık,-ğı yaban maydanozu yaban mersini yaban nanesi yaban ördeği yaban pancarı yaban pazısı yabansı yabansılık,-ğı yabansıma yabansımak yaban sümbülü yaban tavşanı yaban tavuğu yaban teresi yabantırak,-ğı yaban turpu yaban yasemini yabgu yad (yabancı) yâd (anma) ya da yad el yad eller yad erklik,-ği yad estetik,-ği yâd etmek yad gerekirci yad gerekircilik,-ği yadımlama yadımlamak yadın kurun yadırgama yadırgamak yadırganma yadırganmak yadırgatıcı yadırgatma yadırgatmak yadigâr yadsıma yadsımak yadsınma yadsınmak yafa yafta yaftalama yaftalamak yaftalanma yaftalanmak yağ yağar yağ bal yağ bezi yağ bezleri yağcı yağcılık,-ğı yağcılık etmek yağ çubuğu yağdanlık,-ğı yağdırılma yağdırılmak yağdırma yağdırmak yağ doku yağ göstergesi yağ gülü yağhane yağ hücresi yağı yağılaşma yağılaşmak yağılık,-ğı yağıltı |
yağımsı yağır yağış yağış düzeni yağış göstergesi yağış haritası yağışlı yağışölçer yağış rejimi yağışsız yağışsızlık,-ğı yağız yağız doru yağ kesesi yağ kutusu yağ küpü yağlama yağlamak yağlama yağı yağlama yıkama yağ lâmbası yağlanma yağlanmak yağlatma yağlatmak yağlayıcı yağlı yağlı ballı yağlı bitki yağlı boya yağlı boyacı Yağlıdere (ilçe) yağlı güreş yağlı güreşçi yağlı harç,-cı yağlı ip yağlık,-ğı yağlı kâğıt,-dı yağlı kapı yağlı kara yağlıkçı yağlı kömür yağlı kuyruk,-ğu yağlılık,-ğı yağlı müşteri yağlı toprak,-ğı yağma yağmacı yağmacılık,-ğı yağma etmek yağmak yağmalama yağmalamak yağmalanma yağmalanmak yağ mantısı yağ marulu yağmur yağmur bombası yağmur borusu yağmur bulutu yağmurca yağmurcun yağmur duası yağmur kapanı yağmur kuşağı yağmur kuşu yağmur kuşugiller yağmurlama yağmurlamak yağmurlayıcı yağmurlu yağmurluk,-ğu yağmur mevsimi yağmur ormanları yağmurölçer yağmur suyu yağmursuz yağölçer yağrın yağsız yağsızlık,-ğı yağ şalgamı yağ taşı yağ tulumu yağ yakıt yahey yahni yahşi Yahşihan (ilçe) yahşilik,-ği yahu Yahudi Yahudi Almancası Yahudi Arapçası Yahudi baklası Yahudice Yahudi ebegümeci Yahudilik,-ği Yahudi pazarlığı Yahudi takvimi Yahudi tapınağı yahut Yahyalı (ilçe) yak yaka yakacak,-ğı Yakacık yaka kartı Yakakent (ilçe) yakalama yakalamak yakalanış yakalanma yakalanmak yakalatma yakalatmak yakalı yakalık,-ğı yakalı kamçılılar yakalıklı yakalıksız yakamoz yakamozlanma yakamozlanmak yakarca yakarı yakarış yakarma yakarmak yakasız yakasız gömlek,-ği yakasız mintan yakı yakı ağacı |
yakıcı yakıcılık,-ğı yakılma yakılmak yakım yakımcı yakın yakın akraba yakın anlamlı yakın anlamlılık,-ğı yakın benzeşme yakın benzeşmezlik,-ği Yakın Çağ yakında yakından Yakın Doğu yakın dost yakın göçüşme yakınış yakın koruma yakınlarda yakınlaşma yakınlaşmak yakınlaştırma yakınlaştırmak yakınlık,-ğı yakınlık derecesi yakınlık durumu yakınlıkduyar yakınlık eylemi yakınlık fiili yakınma yakınmak yakınsak,-ğı yakınsaklık,-ğı yakınsak mercek,-ği yakınsama yakınsamak yakın sesli Yakın Şark yakın takip,-bi yakıntı yakı otu yakış yakışık,-ğı yakışıklı yakışıklılık,-ğı yakışıksız yakışıksızlık,-ğı yakışma yakışmak yakıştırma yakıştırmaca yakıştırmak yakıt yakıtçı yakıt deposu yakıt göstergesi yakıt parası yakin yakinen yaklaşık,-ğı yaklaşık bilgi yaklaşık değer yaklaşılma yaklaşılmak yaklaşım yaklaşma yaklaşma eylemi yaklaşma fiili yaklaşmak yaklaştırma yaklaştırmak yakma yakmaç,-cı yakmak yakmalık,-ğı yakma resim,-smi yaktırma yaktırmak yakut Yakut Yakutça yal yalabık,-ğı yalabıma yalabımak yalak,-ğı yalaka yalaka olmak yalama yalamak yalama olmak yalama uçuş yalama yazı yalamuk,-ğu yalan yalana yalana yalancı yalancı akasya yalancı ayak,-ğı yalancı biber yalancı cep,-bi yalancı dolma yalancı dünya yalancı inci yalancıktan yalancılık,-ğı yalancı meyve yalancı öd ağacı yalancı pehlivan yalancı safran yalancı şahit,-di yalancı şöhret yalancı tanık,-ğı yalancı taş yalandan yalan dolan yalan dünya yalan haber yalanış yalanlama yalanlamak yalanlanma yalanlanmak yalanma yalanmak yalan makinesi yalansız yalan yanlış yalap şalap yalapşap |
yalap yalap yalatma yalatmak yalayıcı yalayış yalaz yalaza yalazlama yalazlamak yalazlanma yalazlanmak yalçın yalçınlaşma yalçınlaşmak yaldırak,-ğı yaldız yaldızcı yaldızcılık,-ğı yaldızlama yaldızlamak yaldızlanma yaldızlanmak yaldızlatma yaldızlatmak yaldızlı yaldızlı hap yalelli yalgın yalı yalı ağası yalı boyu yalı bülbülü yalıçapkını (kuş) yalıçapkınıgiller Yalıhüyük (ilçe) yalım yalım yalım yalın yalın ad yalın ayak,-ğı yalıncak,-ğı yalın cümle yalınç,-cı yalın durum yalıngaç,-cı yalıngöz (kertenkele) yalın göz yalın hâl,-li yalın isim,-smi yalın kat yalın kelime yalın kılıç yalınlaşma yalınlaşmak yalınlık,-ğı yalın sıfat yalın tümce yalın üslûp,-bu yalın yapıldak,-ğı yalın zaman yalın zarf yalıtıcı yalıtılma yalıtılmak yalıtım yalıtkan yalıtkanlık,-ğı yalıtma yalıtmak yalı uşağı yalı yar yalız yallah yalman yalnız yalnız başına yalnızca yalnızcı yalnızcılık,-ğı yalnızlaşma yalnızlaşmak yalnızlık,-ğı Yalova Yalova misketi (üzüm) yalpa yalpak,-ğı yalpaklık,-ğı yalpalama yalpalamak yalpalanma yalpalanmak yalpalatma yalpalatmak yalpı yalpık,-ğı yalpılı yaltak,-ğı yaltakçı yaltakçılık,-ğı yaltaklanış yaltaklanma yaltaklanmak yaltaklık,-ğı yaltaklık etmek yalvaç,-cı Yalvaç (ilçe) yalvaçlık,-ğı yalvarılma yalvarılmak yalvarış yalvarış yakarış yalvarma yalvarmak yalvartma yalvartmak yama yamacı yamacılık,-ğı yamaç,-cı yamaç paraşütü yama işi yamak,-ğı yamaklık,-ğı yamaklık etmek yamalama yamalamak yamalanış yamalanma yamalanmak yamala yamala yamalı yamalı bohça yamalık,-ğı |
yamalma yamalmak yamama yamamak yaman yamanma yamanmak yamatma yamatmak yamçı yamçılı yamçısız yampiri yampirilik,-ği yampiri yampiri yamrulma yamrulmak yamru yumru yamuk,-ğu yamukluk,-ğu yamulma yamulmak yamyam yamyamlık,-ğı yamyassı yamyaş yan yanak,-ğı yanaklı yanak yanağa yanal yanal yüzey yanarca yanardağ yanardağ ağzı yanardağ bilimci yanardağ bilimi yanardağ bölgesi yanardağ patlaması yanardağ püskürmesi yanardöner yanaşık,-ğı yanaşık düzen yanaşıklık,-ğı yanaşık nizam yanaşılma yanaşılmak yanaşlık,-ğı yanaşma yanaşmak yanaştırma yanaştırmak yan atışı yanay yana yakıla yana yana yanay doğrusu yanay düzlemi yan bakış yancı yan cümle yan çizgisi yandan çarklı yandaş yandaşlık,-ğı yandık,-ğı yandırma yandırmak yan etki yangı yangılanma yangılanmak yangılı yangın yangın bombası yangıncı yangın çıkışı yangın hortumu yangın kulesi yangınlaşma yangınlaşmak yangın merdiveni yangın musluğu yangın sigortası yangın söndürücü yangın tulumbası yangın yeri yangısız yan hakem yanıcı yanıcı gaz yanık,-ğı yanıkara (hastalık) yanıklık,-ğı yanık rüzgâr yanık ses yanık sesli yanıksı yanılgı yanılış yanılma yanılmaca yanılmak yanılsama yanıltı yanıltıcı yanıltma yanıltmaca yanıltmacı yanıltmaç,-cı yanıltma haber yanıltmak yanında yanı sıra yanış yanışölçer yanıt yanıtlama yanıtlamak yanıtlandırılma yanıtlandırılmak yanıtlandırma yanıtlandırmak yanıtlanma yanıtlanmak yanıtlı yanıtsız yani yan kabağı yan kâğıdı yankesici yankesicilik,-ği yankı yankı bilimi |
yankıca yankılama yankılamak yankılanım yankılanma yankılanmak yankılı yankısız yankı yapmak yanlama yanlamak yanlamasına yanlı yanlık,-ğı yanlılık,-ğı yanlış yanlışlık,-ğı yanlışlıkla yanlış yunluş yanma yanmak yan ödeme yan sanayi,-i yansı yansıca yansılama yansılamak yansılanım yansılanım aygıtı yansılanım cihazı yansılanım çizelgesi yansılanma yansılanmak yansıma yansımak yansımalı yansımasız yansıtaç,-cı yansıta yansıta yansıtıcı yansıtılma yansıtılmak yansıtım yansıtma yansıtmak yansız yansızlaştırılmış yansızlaştırma yansızlaştırmak yansızlık,-ğı yanşak,-ğı yanşaklık,-ğı yanşama yanşamak yan tesir yantutmaz yantutmazlık,-ğı yan tümce yan ürün yan yan yan yana yan yargıcı yan yüzergiller yapadurma yapadurmak yapağı yapağıcı yapak,-ğı yapakçı yapak yağı yapalak,-ğı Yaparlu yapay yapayalnız yapay böbrek,-ği yapay dil yapay dölleme yapay döllenme yapay ipek,-ği yapay kalp,-bi yapaylaşma yapaylaşmak yapaylaştırma yapaylaştırmak yapaylık,-ğı yapay solunum yapboz (puzzle) yapı yapı bilgisi yapı bilimi yapı bilimsel yapıcı yapıcılık,-ğı yapı elemanı yapık,-ğı yapı kooperatifi yapılabilirlik,-ği yapılanma yapılanmak yapılaşma yapılaşmak yapılı yapılıkçı dil bilimi yapılış yapılma yapılmak yapım yapı malzemesi yapımcı yapımcılık,-ğı yapım eki yapım evi yapıncak,-ğı yapınma yapınmak yapıntı yapıntıcılık,-ğı yapıntılı yapısal yapısalcı yapısalcılık,-ğı yapısal dil bilimi yapısallaşma yapısallaşmak yapısallık,-ğı yapış yapışıcı yapışıcı sap yapışık,-ğı yapışık çeneliler yapışıklık,-ğı yapışkan |
yapışkanlık,-ğı yapışkan otu yapışma yapışmak yapıştırıcı yapıştırılma yapıştırılmak yapıştırma yapıştırmak yapış yapış yapıt yapı taşı yapma yapmacık,-ğı yapmacık görünümü yapmacık gülüş yapmacıklı yapmacıksız yapma çiçek,-ği yapma dil yapma gübre yapma ipek,-ği yapmak yapma uydu yapracık,-ğı yaprak,-ğı yaprak arıları yaprak arısı yaprak aşısı yaprak ayası yaprak biti yaprak bitleri yaprak böceği yaprak çay yaprakçık,-ğı yaprakçıl yaprak dolması yaprak dökümü yaprak döner yaprak kını yaprak kurbağası yaprak kurdu yaprakkurusu (renk) yapraklanma yapraklanmak yapraklı Yapraklı (ilçe) yapraklı kara yosunları yaprak makinesi yaprak sarması yapraksı yapraksız yaprak sigarası yaprak taş yaprak tütün yaprak yaprak yapsatçı yapsatçılık,-ğı yaptırılma yaptırılmak yaptırım yaptırma yaptırmak yaptırtma yaptırtmak yapyakın yapyalnız yar (uçurum) yâr,-ri (sevgili) yara yarabbi yara bere Yaradan Yaradancılık,-ğı yaradılış yaradılışlı yaradılıştan yara izi yarak,-ğı yaralama yaralamak yaralanış yaralanma yaralanmak yaralı yarama yaramak yaramaz yaramazca yaramazlaşma yaramazlaşmak yaramazlık,-ğı yaramazlık etmek yaramaz olmak yâran yaranış yaranma yaranmak yara otu yarar yararcı yararcılık,-ğı yararlanılma yararlanılmak yararlanma yararlanmak yararlı yararlık,-ğı yararlı olmak yararsız yararsızlık,-ğı yarasa yarasalar yaraş yaraşık,-ğı yaraşıklı yaraşıksız yaraşır yaraşma yaraşmak yaraştırma yaraştırmak yaratı yaratıcı yaratıcılık,-ğı yaratık,-ğı yaratılış yaratılma yaratılmak yaratım yaratımcı yaratış |
yaratma yaratmak yarayışlı yarbay yarbaylık,-ğı yarda yardak,-ğı yardakçı yardakçılık,-ğı yardakçılık etmek yardım yardımcı yardımcı ders yardımcı doçent yardımcı eylem yardımcı fiil yardımcı hakem yardımcı hücre yardımcı kitap,-bı yardımcılık,-ğı yardımcı olmak yardımcı oyuncu yardımcı yargıcı yardım etmek yardımlaşma yardımlaşmak yardım sandığı yardımsever yardımseverlik,-ği yardırma yardırmak yâren yârenbaşı yârence yârenlik,-ği yârenlik etmek yargı yargı alanı yargıcı yargıcılar kurulu yargıcılık,-ğı yargıç,-cı yargı çevresi yargıçlık,-ğı yargı denetimi yargı erki yargı evi yargı gücü yargılama yargılama giderleri yargılamak yargılama usulü yargılanış yargılanma yargılanmak yargı organları yargısal yargı usulü yargı yeri yargı yetkisi yargı yolu yarı yarı açık ceza evi yarı ağır sıklet yarı alan yarı asalak,-ğı yarı başkalaşma yarı başkanlık,-ğı yarı bel yarı belgesel yarı buçuk,-ğu yarıcı yarıcılık,-ğı yarıçap yarı final,-li yarı finalist yarı gece yarı geçirgen yarı geçirgenlik,-ği yarı göçebe yarı göçebelik,-ği yarı gölge yarı iletken yarık,-ğı yarı karanlık,-ğı yarıklık,-ğı yarı kurak,-ğı yarı kübik,-ği yarı küre yarılama yarılamak yarılanma yarılanmak yarılma yarılmak yarım yarımada yarım adam yarım ağız yarım akıllı yarı mamul,-lü yarım asalak,-ğı yarım ay yarım ayak,-ğı yarım baş ağrısı yarım boy yarımca Yarımca yarım daire yarım daire kanalları yarım doğru yarım gün yarım kafiye yarım kanatlılar yarım kubbe yarım küre yarımlama yarımlamak yarımlık,-ğı yarım mesai yarım pabuçlu yarım pansiyon yarım porsiyon yarım seren yarımşar yarım tarife yarım uyak,-ğı yarım vokal,-li yarım yamalak,-ğı yarın yarınki yarıntı yarı orta sıklet yarı otomatik,-ği |
yarı sanayileşme yarı saydam yarı saydamlık,-ğı yarı son yarı sonuç,-cu yarış yarış arabası yarış atı yarışçı yarışçılık,-ğı yarış etmek yarışım yarışımcı yarış kayığı yarışlık,-ğı yarışma yarışmacı yarışmak yarış otomobili yarış tabancası yarıştırma yarıştırmak yarı ünlü yarı yarıya yarıyıl yarka yarkurul yarlıgama yarlıgamak yarlık,-ğı yarma yarma aşı yarma buğday yarma çorbası yarmak yarma kereste yarma kütüğü yarmalama yarmalamak yarmalık,-ğı yarma saldırısı yarma şeftali yarma taarruzu yâr olmak yarpuz yârüağyar yas yasa yasa dışı yasak,-ğı yasak aşk yasak bölge yasakçı yasak etmek yasak kitap,-bı yasaklama yasaklamak yasaklanış yasaklanma yasaklanmak yasaklayıcı yasaklı yasak meyve yasak olmak yasa koyucu yasal yasalaşma yasalaşmak yasalaştırılma yasalaştırılmak yasalaştırma yasalaştırmak yasalı yasallaşma yasallaşmak yasama yasama dokunulmazlığı yasama dönemi yasama gücü yasama hakkı yasamak yasama kurulu yasama kuvveti yasamalı yasama meclisi yasama organı yasama yetkisi yasama yılı yasa önerisi yasasız yasasızlık,-ğı yasa sözcüsü yasa tasarısı yasa teklifi yasemin Yasin yaslama yaslamak yaslanma yaslanmak yaslı yasma yasmak yasmık,-ğı yassı yassı balıklar yassıca yassı kadayıf yassılama yassılamak yassılanma yassılanmak yassılaşma yassılaşmak yassılaştırma yassılaştırmak yassılık,-ğı yassılma yassılmak yassıltma yassıltmak yassı solucanlar yassı solungaçlılar yastağaç,-cı yastama yastamak yastık,-ğı yastık bıyık,-ğı yastık kılıfı yastıklama yastıklı yastık takoz yaş yaşa |
yaşam yaşama yaşamaca yaşama çabası yaşama gücü yaşamak yaşama sevinci yaşama uğraşısı yaşam biçimi yaşam düzeyi yaşam felsefesi yaşam güvencesi yaşam koşulları yaşam öyküsü yaşamsal yaşam sigortası yaşam standardı yaşanası yaşanılma yaşanılmak yaşanma yaşanmak yaşanmışlık,-ğı yaşantı yaşarlık,-ğı yaşarma yaşarmak yaşartıcı yaşartma yaşartmak yaşasın yaşatıcı yaşatkan yaşatkan sinir sistemi yaşatma yaşatmak yaşayış yaş baş yaş çayır yaş dönümü yaş günü yaş haddi yaşın yaşın yaşıt yaşıtlık,-ğı yaş kesim yaşlanma yaşlanmak yaşlı yaşlı başlı yaşlıca yaşlıca başlıca yaşlık,-ğı yaşlılar yurdu yaşlılık,-ğı yaşlılık bilimi yaşlılık sigortası yaşmak,-ğı yaşmaklama yaşmaklamak yaşmaklanma yaşmaklanmak yaşmaklı yaşmaksız yaş pasta yaş sebze yaş sınırı yaş üzüm yat yatağan Yatağan (ilçe) yatak,-ğı yatak çarşafı yatakçı yatakhane yataklı yataklı vagon yataklık,-ğı yataklık etmek yatak liman yatak limonu yatak mobilya yatak odası yatak örtüsü yatak takımı yatak yapmak yatalak,-ğı yatalak olmak yatar koltuk,-ğu yatay yatay geçiş yatay seren yat borusu yatçı yatçılık,-ğı yatı yatık,-ğı yatık çit yatık doğru yatık yazı yatılı yatılma yatılmak yatım yatır yatırılma yatırılmak yatırım yatırım bankası yatırımcı yatırım yapmak yatırma yatırmak yatısız yatış yatışma yatışmak yatıştırıcı yatıştırma yatıştırmak yatkın yatkınlaşma yatkınlaşmak yatkınlık,-ğı yat kulübü yatma yatmak yatmalık,-ğı yatsı yatsı ezanı yatsı namazı yatuğan yatuk,-ğu yavan |
yavanlaşma yavanlaşmak yavanlaştırma yavanlaştırmak yavanlık,-ğı yavaş yavaşa yavaşça yavaşça yavaşça yavaşçacık yavaşlama yavaşlamak yavaşlatılma yavaşlatılmak yavaşlatılmış yavaşlatılmış hareket yavaşlatma yavaşlatmak yavaşlık,-ğı yavaş tütün yavaş yavaş yave yaver yaverlik,-ği yavru yavruağzı (renk) yavrucağız yavrucak,-ğı yavrucuk,-ğu yavru kapı yavrukurt,-du yavrulama yavrulamak yavsı yavşak,-ğı yavşan yavşan otu yavuklama yavuklamak yavuklanma yavuklanmak yavuklu yavuz yavuzca Yavuzeli’ni (ilçe) yavuzlanma yavuzlanmak yavuzlaşma yavuzlaşmak yavuzluk,-ğu yay Yay (burç) yaya yaya çivisi yaya geçidi yaya kaldırımı yaya köprüsü yayalık,-ğı yayan yayan yapıldak yaya yolu yay ayraç,-cı yayçizer yaydırma yaydırmak yaygara yaygaracı yaygaracılık,-ğı yaygı yaygı balığı yaygın yaygın eğitim yaygınlaşma yaygınlaşmak yaygınlaştırma yaygınlaştırmak yaygınlık,-ğı yaygın öğretim yaygın yanlış yayık,-ğı yayık ağızlı yayıklama yayıklamak yayık makinesi yayılı yayılımcı yayılımcılık,-ğı yayılış yayılma yayılmacı yayılmacılık,-ğı yayılma hızı yayılmak yayım yayımcı yayımcılık,-ğı yayımlama yayımlamak yayımlanma yayımlanmak yayımlatma yayımlatmak yayımlayan yayın yayın balığı yayın balığıgiller yayıncı yayındırıcı yayındırma yayın dışı yayın evi yayınık,-ğı yayınım yayınispî yayınma yayıntı yayış yay kabzası yay kolu yayla yaylacı yaylacılık,-ğı yayla çayırı yayla çiçeği yayla çorbası Yayladağı’nı (ilçe) Yayladere (ilçe) yayla gülü yaylagüzeli (bitki) yayla havası yaylak,-ğı yayla kekiği yaylakıye yaylama |
yaylamak yaylandırma yaylandırmak yaylanma yaylanmak yayla salatası yayla yavşanı yaylı yaylı araba yaylı çalgılar yaylım yaylım ateş yaylım ateşi yaylı sazlar yaylı tambur yaylı terazi yayma yaymacı yaymacılık,-ğı yaymak yayvan yayvanlaşma yayvanlaşmak yayvanlık,-ğı yayvan yayvan yaz yazadurma yazadurmak yazanak,-ğı yazar yazarçizer yazar hakkı yazar kasa yazarlık,-ğı yazboz tahtası yazdırma yazdırmak yaz dönemi yaz dönencesi yazgı yazgıcı yazgıcılık,-ğı yazgısal yaz helvası yazı yazı bilgisi yazı bilimci yazı bilimi yazı boyu yazıcı yazıcı cihazı yazıcı kadın yazıcılık,-ğı yazı çevrimi yazı dili Yazıhan (ilçe) yazıhane yazı hayatı yazı işleri yazık,-ğı yazı kadrosu yazı kâğıdı yazık etmek yazık günah yazıklanma yazıklanmak yazık olmak yazıksız yazı kurulu yazıla yazılama yazılamak yazılı yazılı basın yazılı bildirim yazılı emir,-mri yazılı hani yazılı hukuk yazılı imtihan yazılı kâğıdı yazılım yazılım dizgesi yazılım paketi yazılım sistemi yazılı sınav yazılış yazılı yoklama yazılma yazılmak yazım yazı makinesi yazı masası yazımcı yazımsı yazın yazın bilimci yazın bilimi yazıncı yazın dili yazın eri yazınsal yazın tarihi Yazır yazış yazışma yazışmak yazıt yazı tahtası yazı takımı yazıt bilimci yazıt bilimi yazı tura yazı yaban yaz kış yazlama yazlamak yazları yazlık,-ğı yazlıkçı yazlı kışlı yazma yazmacı yazmacılık,-ğı yazma eser yazmak yazman yazmanlık,-ğı yazma yitimi yaz ördeği yaz saati yaz sömestri yaz uykusu |
yaz yağmuru yedek,-ği yedek akçe yedek besinler yedekçi yedek lâstik,-ği yedekleme yedeklemek yedekleşme yedekleşmek yedekli yedeklik,-ği yedek oyuncu yedek parça yedek parçacı yedek parçacılık,-ğı yedek subay yedekte yedek teker yedi yedi altmış beş yedi altmış beşlik, -ği yedi belâ yedi canlı yediden yetmişe yedi düvel yediemin yedigen Yedigir (yıldız kümesi) yedi göbek,-ği Yedikardeş (yıldız kümesi) yediler yedili yedilik,-ği yedilme yedilmek yedinci yedinci sanat yedirilme yedirilmek yedirme yedirmek Yedisu (ilçe) yedişer yediveren yediz yedme yedmek yegâh yegân yegâne yegân yegân yeğ yeğen yeğin yeğinleşme yeğinleşmek yeğinlik,-ği yeğleme yeğlemek yeğlenme yeğlenmek yeğlik,-ği yeğni yeğnilemek yeğnilik,-ği yeğnilme yeğnilmek yeğniltme yeğniltmek yeğniseme yeğnisemek yeğrek,-ği yeis,-e’si yek yekdiğeri yeke yekine yekine yekiniş yekinme yekinmek yekin yekin yeknesak yeknesaklık,-ğı yekpare yeksan yekta yekten yekûn yekvücut,-du yel yel değirmeni yeldirme yeldirmek yeldirmeli yeldirmesiz yele yeleç,-ci yelek,-ği yeleken yelekleme yeleklemek yeleklenme yeleklenmek yelelenme yelelenmek yeleli yeleli kurt,-du yeleme yelengeç,-ci yelin yelken yelken balığı yelken bezi yelkenci yelkencilik,-ği yelken gemisi yelken gönderi yelken iğnesi yelkenleme yelkenlemek yelkenli yelkenli gemi yelken yarışı yelkesen yelkıran yelkovan yelkovangiller yelleme yellemek yellenme yellenmek |
yelli yellim yelâlim yellim yepelek yelloz yelme yelmek yelölçer yelpaze yelpazeleme yelpazelemek yelpazelenme yelpazelenmek yelpaze tonoz yelpik,-ği yelpirdeme yelpirdemek yelseme yelsemek yeltek,-ği yelteniş yeltenme yeltenmek yelve yelveren yelyazar yel yepelek yel yeperek yelyutan yem yem borusu yemci yeme yeme içme yemek,-ği yemekaltı yemek borusu yemek dolabı yemek duası yemekhane yemek hizmeti yemekli yemeklik,-ği yemek listesi yemekli vagon yemek masası yemek odası yemek salonu yemeksiz Yemen yemeni yemenici yemenicilik,-ği yemenili Yemenli yemin yemin billâh yemin etmek yemin kasem yeminli yeminsiz yemiş yemişçi yemişçil yemişen yemişlenme yemişlenmek yemişli yemişlik,-ği yemleme yemlemek yemlenme yemlenmek yemlik,-ği yemlik arpa yemlikli yemliksiz yem torbası yem verimi yemyeşil yen yenge yengeç,-ci Yengeç (burç) Yengeç dönencesi yengeçvari yengelik,-ği yengi yeni yeni ay yenibahar (bitki) yeni baştan yenice Yenice (ilçe) yenici Yeni Çağ Yeniçağa (ilçe) yeniçeri yeniçeri ağası yeniçerilik,-ği yeniçeri ocağı yeni dalga yeniden yeniden kurma yeniden tasarımlama yeniden yapılanma yeniden yeniye yenidünya (meyve) Yeni Dünya Yeni Dünya aslanı (puma) yeni Eflâtuncu yeni Eflâtunculuk, -ğu yeni eleştirici yeni eleştiricilik,-ği Yenifakılı (ilçe) yeni gerçekçi yeni gerçekçilik,-ği Yeni Gine Yeni Gineli yeni gümüş Yenihisar (ilçe) yeni izlenimci yeni izlenimcilik,-ği yenik,-ği yenileme yenilemek yenilenme yenilenmek yenilerde yenileşme yenileşmek yenileştirme yenileştirmek yeniletme |
yeniletmek yenilgi yenilik,-ği yenilikçi yenilikçilik,-ği yenilik korkusu yenilik yapmak yeniliş yenilme yenilmek yenilmezlik,-ği yeni maden Yenimahalle (ilçe) yenimsi Yenipazar (ilçe) yenirce yeni sene Yenişarbademli (ilçe) Yenişehir (ilçe) yenişme yenişmek yeni yazı yeni yeni yeni yetme yeni yetmelik,-ği yeni yıl Yeni Zelânda Yeni Zelândalı yenli yenme yenmek yensiz yepelek,-ği yepisyeni yepyeni yer yer adı yer adı bilimi yer alıştırmaları yeraltı (metro) yer altı yer altı çarşısı yer altı dünyası yer altı kaynakları yer altı merdiveni yer altı müziği yer altı sanatı yer altı sineması yer altı suları yer altı treni yer belirteci yerberi (gök bilimi) yer biçimleri yer bilimci yer bilimi yer bilimsel yer cücesi yer çamı yer çekimi yer çekirdeği yer çöküntüsü yerdegezen (yılan) yer değiştirme yerden bitme yerden selâm yerden temenna yerden yapma yer domuzu yer domuzugiller yere doğrulum yeregeçen yerel yerel kanal yerelleşme yerelleşmek yerelleştirme yerelleştirmek yer elması yerel radyo yerel saat,-ti yerel televizyon yerel yayın yerel yönetim yereşeği (böcek) yer etmek yerey yere yönelim yer fesleğeni yer fıstığı yer geçidi yergi yergici yergicilik,-ği yer hizmetleri yer hostesi yerici yerilme yerilmek yerinde yerindelik,-ği yerinden yönetim yerinde vuruş yerine yerinme yerinmek yer istasyonu yer kabuğu yer katı Yerköy (ilçe) yerküre yerleşik,-ği yerleşiklik,-ği yerleşilme yerleşilmek yerleşim yerleşim alanı yerleşim merkezi yerleşke yerleşme yerleşmek yerleştirilme yerleştirilmek yerleştirme yerleştirmek yerli yerli dolap,-bı yerlileşme yerlileşmek yerli malı yerli yerinde yerli yerine yerli yersiz |
yer mantarı yerme yermeci yermek yermeli yer merkezci yer merkezcilik,-ği yer merkezli yer meşesi yer minderi yer mumu yer odası yer ölçümü yer örümceği yeröte (gök bilimi) yer özekçil yer özekçilik,-ği yer palamudu yer pelidi yer pırasası yer sakızı yer sarmaşığı yer sarsıntısı yersel yer servisi yer sıçanı yersiz yersizlik,-ği yersiz yurtsuz yer sofrası yer şekilleri yer şekli yer solucanı yer üstü yer yağı yer yatağı yer yer yer yurt yer yuvarı yer yuvarlağı yeryüzü yer zarfı yestehleme yestehlemek yesyeni yeşerme yeşermek yeşerti yeşertme yeşertmek yeşil yeşilbağa yeşilbaş (ördek) yeşilbiber yeşilçekirge Yeşilhisar (ilçe) yeşil ışık,-ğı yeşilimsi yeşilimtırak,-ğı yeşilkertenkele yeşil kuşak,-ğı yeşillenme yeşillenmek yeşilli Yeşilli (ilçe) yeşillik,-ği Yeşilova (ilçe) yeşil oy yeşil saat yeşil saha yeşilsazan Yeşilyurt (ilçe) yeşil zeytin yeşim yetenek,-ği yetenekli yeteneklilik,-ği yeteneksiz yeteneksizlik,-ği yeter yeterince yeterli yeterli beslenme yeterlik,-ği yeterlik belgesi yeterlik eğitimi yeterlik fiili yeterlik önergesi yeterlik sınavı yeterlilik,-ği yeter sayı yetersiz yetersizlik,-ği yeti yetik,-ği yetim yetimhane yetimlik,-ği yetingen yetingenlik,-ği yetinme yetinmek yetirme yetirmek yetişek,-ği yetişilme yetişilmek yetişim yetişkin yetişkin eğitimi yetişkinlik,-ği yetişme yetişmek yetişmiş yetiştirici yetiştirilme yetiştirilmek yetiştirim yetiştirme yetiştirmek yetiştirme yurdu yetke yetkeli yetki yetki belgesi yetki devri yetki gaspı Yetki Kanunu yetkilendirme yetkilendirmek yetkili yetkili merci,-i yetkili yargıç,-cı |
yetkin yetkinleşme yetkinleşmek yetkinlik,-ği yetkisiz yetkisizlik,-ği yetme yetmek yetmiş yetmişer yetmiş iki buçuk,-ğu yetmişinci yetmişlik,-ği yevmî yevmiye yevmiyeci yevmiye defteri yevmiyeli yeygi Yezidî Yezidîlik,-ği yezit,-di yezitlik,-ği yığdırma yığdırmak Yığılca (ilçe) yığılı yığılışma yığılışmak yığılma yığılmak yığın yığınak,-ğı yığın bulut yığın kültürü yığınla yığıntı yığış yığışık,-ğı yığışım yığışma yığışmak yığma yığmak yıkama yıkamaç,-cı yıkamak yıkanış yıkanma yıkanmak yıkatma yıkatmak yıkayıcı yıkayış yıkı yıkıcı yıkıcılık,-ğı yıkık,-ğı yıkık dökük yıkıla yıkıla yıkılış yıkılma yıkılmak yıkım yıkımcı yıkım olmak yıkıntı yıkıntı olmak yıkış yıkışma yıkışmak yıkkın yıkkınlık,-ğı yıkma yıkmacı yıkmak yıktırılma yıktırılmak yıktırma yıktırmak yıl yılan yılan balığı yılan balığıgiller yılanbaşı (deniz kabuğu) yılancı yılancık,-ğı yılancıl yılan çıyan yılan çiçeği yılan derisi yılandili (bitki) yılan gömleği yılan hikâyesi yılaniğnesi (balık) yılan kavı yılankavi yılan kemiği yılan taşı yılanyastığı (bitki) yılanyastığıgiller yılaşırı (bienal) yılbaşı yıldan yıla yıldırak Yıldırak (yıldız) yıldırama yıldıramak yıldırılma yıldırılmak yıldırım Yıldırım (ilçe) yıldırım aşkı yıldırımkıran yıldırımlı yıldırımlık,-ğı yıldırım nikâhı yıldırımsavar yıldırım siperi yıldırım takla yıldırım telgraf yıldırma yıldırmak yıldır yıldır yıldız yıldız anasonu yıldız barışıklığı yıldız bilimci yıldız bilimcilik,-ği yıldız bilimi yıldız böceği yıldız çiçeği |
Yıldızeli’ni (ilçe) yıldız falcılığı yıldız falcısı yıldız günü yıldızı dişi yıldızı düşük,-ğü yıldız karayel yıldız kurdu yıldız kümesi yıldızlama yıldızlamak yıldızlar arası yıldızlaşma yıldızlaşmak yıldızlı yıldızlık,-ğı yıldız omurlular yıldız poyraz yıldız saati yıldız savaşı yıldızsı yıldızsız yıldız tabya yıldız taşı yıldız yağmuru yıldız yasemini yıldız yeli yıldız yılı yıldız zamanı yıl dönümü yılgı yılgın yılgınca yılgınlık,-ğı yılgın yılgın yıl halkası yılık,-ğı yılışık,-ğı yılışıkça yılışıklık,-ğı yılışık yılışık yılışkan yılışkanlık,-ğı yılışma yılışmak yılkı yılkıcı yılkılık,-ğı yıllama yıllamak yıllanma yıllanmak yıllarca yıllar yılı yıllatma yıllatmak yıllık,-ğı yıllıkçı yıllıklı yıllık ortalama yılma yılmak yılmaz yılmazlık,-ğı yıl sonu yıprak,-ğı yıpranma yıpranmak yıpranma payı yıpratıcı yıpratma yıpratmak yır yırık,-ğı yırlama yırlamak yırtıcı yırtıcı hayvan yırtıcı kuş yırtıcılar yırtıcılık,-ğı yırtık,-ğı yırtıkça yırtıklık,-ğı yırtık pırtık,-ğı yırtılış yırtılma yırtılmak yırtılmış yırtılmışlık,-ğı yırtım yırtımcı yırtımcılık,-ğı yırtınış yırtınma yırtınmak yırtış yırtlak,-ğı yırtma yırtmaç,-cı yırtmaçlı yırtmaçsız yırtmak yırttırma yırttırmak yısa yısa yısa Yıva yıvışık,-ğı yıvışıklık,-ğı yıvışma yıvışmak yıvış yıvış yiddiş yiğit,-di yiğitbaşı yiğitçe yiğitleme yiğitlendirme yiğitlendirmek yiğitlenme yiğitlenmek yiğitleşme yiğitleşmek yiğitlik,-ği yiğitlik etmek yilbik,-ği yine yineleme yinelemek yinelemeli yineleniş yinelenme yinelenmek |
yineletme yineletmek yineleyiş yirik,-ği yirmi yirmi beşlik,-ği 29 Ekim yirmilik,-ği yirminci yirmişer yirmişerlik,-ği 23 Nisan yirmi yaş dişi yitik,-ği yitiklik,-ği yitim yitirilme yitirilmek yitiriş yitirme yitirmek yitme yitmek yiv yivaçar yivleme yivlemek yivli yiyecek,-ği yiyici yiyicilik,-ği yiyim yiyimli yiyinti yiyintili yiyiş yo yobaz yobazca yobazlaşma yobazlaşmak yobazlık,-ğı yoga yogi yoğ yoğalma yoğalmak yoğaltıcı yoğaltılma yoğaltılmak yoğaltım yoğaltma yoğaltmak yoğrulma yoğrulmak yoğrum yoğun yoğun bakım yoğunlaç,-cı yoğunlaşma yoğunlaşmak yoğunlaştırılmış yoğunlaştırma yoğunlaştırmak yoğunluk,-ğu yoğunlukölçer yoğun teker yoğurma yoğurmak yoğurt,-du yoğurt çiçeği yoğurt çorbası yoğurtçu yoğurtçuluk,-ğu yoğurthane yoğurtlama yoğurtlamak yoğurtlu yoğurtlu kebap,-bı yoğurtma yoğurtmak yoğurt otu yoğurt tatlısı yoğurum yok,-ğu,-ku yokçu yokçuluk,-ğu yok etmek yoklama yoklamacı yoklamak yoklama yapmak yoklanma yoklanmak yoklatma yoklatmak yokluk,-ğu yokluk eki yok olmak yok pahasına yoksa yoksul yoksullaşma yoksullaşmak yoksullaştırma yoksullaştırmak yoksulluk,-ğu yoksulluk belgesi yoksun yoksun etmek yoksunlu yoksunluk,-ğu yoksunma yoksunmak yoksun olmak yoksuz yoksuzluk,-ğu yokumsama yokumsamak yokuş yokuş aşağı yokuşçu yokuş yukarı yok yere yok yoksul yol yol ağzı yolak,-ğı yol ayrımı yol azığı yol bel yol boyu yolcu yolcu etmek yolcu gemisi yolculuk,-ğu |
yolculuk etmek yolcu salonu yoldaş yoldaşlık,-ğı yoldurma yoldurmak yol erkân yol evlâdı yolgeçen yolgeçen hanı yol halısı yol işareti yolkesen yol kilimi yollama yollamak yollanma yollanmak yollu yolluk,-ğu yolma yolmak yol parası yolsuz yolsuzluk,-ğu yolsuz yöntemsiz yolu açık,-ğı yol uğrağı yoluk,-ğu yolunma yolunmak yoluyla yol üstü yol yol yol yol olmak yol yordam yol yorgunu yom yoma Yomra (ilçe) yomsuz yomsuzluk,-ğu yonca yoncalık,-ğı yonca yaprağı yonga yongalama yongalamak yongalayıcı yongar yonma yonmak yont yont kuşu yontma yontmak Yontma Taş Çağı Yontma Taş Devri yontu yontucu yontuculuk,-ğu yontuk,-ğu yontuk düz yontulma yontulmak yonulmak yordam yordamlı yordamsız yordurma yordurmak yorga yorgalama yorgalamak yorgan yorgancı yorgancılık,-ğı yorgan çarşafı yorgan iğnesi yorgan ipliği yorgan kavgası yorgan yüzü yorgun yorgun argın yorgunluk,-ğu yorgunluk kahvesi yorgun yorgun yorma yormak yortma yortmak yortu yorucu yorulma yorulmak yorum yorumcu yorumculuk,-ğu yorumlama yorumlamak yorumlanma yorumlanmak yosma yosmaca yosmalık,-ğı yosun yosun balığı yosuncul yosun külü yosunlanma yosunlanmak yosunlaşma yosunlaşmak yosunlu yoz yozcu Yozgat yozlaşma yozlaşmak yozlaşmış yozlaştırma yozlaştırmak yozluk,-ğu yön yön belirteci yöndeş yöndeş açılar yön eki yönelik,-ği yönelim yöneliş yönelme yönelme durumu yönelme hâli yönelmek yönelmeli |
yönelmeli tümleç,-ci yönelteç,-ci yöneltilme yöneltilmek yöneltim yöneltme yöneltmek yönerge yönetici yöneticilik,-ği yönetilme yönetilmek yönetim yönetim biçimi yönetim gideri yönetim kurulu yönetimsel yönetim yeri yönetiş yönetme yönetmek yönetme kolu yönetmelik,-ği yönetmen yönetmenlik,-ği yönetmen yardımcısı yönetsel yöneylem yöneylem araştıması yön gösterme eki yönlendirme yönlendirmek yönleyici yönlü yönlü doğru yönseme yönsüz yöntem yöntem bilgisi yöntem bilimi yöntem bilimsel yöntemli yöntemlilik,-ği yöntemsiz yöntemsizlik,-ği yön zarfı yöre yöresel yöreselleşme yöreselleşmek yöresellik,-ği Yörük Yörük çadırı yörünge yudum yudumlama yudumlamak yudumlanma yudumlanmak yudumluk,-ğu yudum yudum yuf yuf borusu yufka yufka böreği yufkacı yufkacılık,-ğı yufka ekmeği yufka kebabı yufkalık,-ğı yufka yürekli Yugoslav Yugoslavya Yugoslavyalı yuh yuha yuhalama yuhalamak yuhalanma yuhalanmak yukaç,-cı yukarda yukardan yukarı yukarıda yukarıdan yukarı mahalle yukarısı yulaf yulaf unu yular yuları eksik,-ği yuma yumak yumak,-ğı yumaklama yumaklamak yumaklanma yumaklanmak yumak yumak yumdurma yumdurmak yumma yummak yumru yumrucuk,-ğu yumruk,-ğu yumruk hakkı yumruklama yumruklamak yumruklanma yumruklanmak yumruklaşma yumruklaşmak yumruk oyuncusu yumruk oyunu yumru kök yumruk topu yumrulanma yumrulanmak yumrulma yumrulmak yumruluk,-ğu yumru top yumuk,-ğu yumuk gözlü yumuklaşma yumuklaşmak yumuk yumuk yumulma yumulmak yumulu yumurcak,-ğı |
yumurta yumurta akı yumurtacı yumurtacık,-ğı yumurtacılık,-ğı yumurta hücresi yumurta kökü yumurtalık,-ğı Yumurtalık (ilçe) yumurta ökçe yumurta sarısı yumurta zarı yumurtlama yumurtlama borusu yumurtlamak yumurtlama mevsimi yumurtlatma yumurtlatmak yumurtlayanlar yumuş yumuşacık,-ğı yumuşak,-ğı yumuşak ağızlı yumuşak başlı yumuşak buğday yumuşakça yumuşakçalar yumuşak damak,-ğı yumuşak iniş yumuşaklaşma yumuşaklaşmak yumuşaklık,-ğı yumuşak su yumuşak ünsüz yumuşak yüzlü yumuşak yüzlülük, -ğü yumuşama yumuşamak yumuşatıcı yumuşatılma yumuşatılmak yumuşatış yumuşatma yumuşatmak yumuşatmalık,-ğı yuna yunak,-ğı Yunak (ilçe) Yunan Yunanca Yunanistan Yunanistanlı Yunanlı yundusuz yunma yunmak yunus yunus balığı yunus balığıgiller yurdu yurt,-du yurt bilgisi yurt dışı yurt içi yurtlandırma yurtlandırmak yurtlanma yurtlanmak yurtluk,-ğu yurtsal yurtsama yurtsamak yurtsever yurtseverlik,-ği yurtsuz yurttaş yurttaşlık,-ğı yurttaşlık bilgisi yurttaşlık hakları Yurttaşlık Hukuku Yurttaşlık Yasası yusufçuk,-ğu Yusufeli’ni (ilçe) yusyumru yusyuvarlak,-ğı yutak,-ğı yutak iltihabı yutar hücre yutkunma yutkunmak yutma yutmak yutturma yutturmaca yutturmak yutturulma yutturulmak yutucu yutulma yutulmak yuva yuvak,-ğı Yuva kavunu yuvalama yuvalamak yuvalanma yuvalanmak yuvalı yuvar yuvarlacık,-ğı yuvarlak,-ğı yuvarlak ağızlılar yuvarlak hesap,-bı yuvarlaklaşma yuvarlaklaşmak yuvarlaklaştırma yuvarlaklaştırmak yuvarlaklık,-ğı yuvarlak masa yuvarlak masa toplantısı yuvarlak sayı yuvarlak sıra yuvarlak solucanlar yuvarlak ünlü yuvarlak vokal,-li yuvarlama yuvarlamak |
yuvarlana yuvarlana yuvarlanış yuvarlanma yuvarlanmak yuvarlatma yuvarlatmak yuvarölçer yuvar yuvar yuvaya dönüş yuvgu yuvgulama yuvgulamak yüce yücelik,-ği yücelim yüceliş yücelme yücelmek yüceltilme yüceltilmek yüceltme yüceltmek yüğrük,-ğü yük yük arabası yük asansörü yükçü yükçülük,-ğü yük gemisi yük hayvanı yük katarı yüklem yüklem birliği yükleme yükleme durumu yükleme hâli yüklemek yüklem öbeği yüklenici yüklenilme yüklenilmek yüklenme yüklenmek yükletilme yükletilmek yükletme yükletmek yükleyici yükleyiş yüklü yüklüce yüklük,-ğü yüklülük,-ğü yük odası yük olmak yüksek,-ği yüksek atlama yüksek basınç,-cı yüksek fırın yüksek fiyat yüksek gerilim yükseklik,-ği yükseklik korkusu yükseklikölçer yüksek lisans yüksek okul Yüksekova (ilçe) yüksek öğrenim yüksek öğretim yüksek ses yüksek sosyete yüksek tahsil yüksek teknoloji yüksek yaylak,-ğı yükselen piyasa yükselim yükseliş yükselme yükselmek yükselteç,-ci yükseltgeme yükseltgemek yükseltgenme yükseltgenmek yükselti yükseltilme yükseltilmek yükseltme yükseltmek yüksük,-ğü yüksük kına yüksük makarna yüksük otu yüksünme yüksünmek yük treni yüküm yükümlendirme yükümlendirmek yükümlenme yükümlenmek yükümlü yükümlülük,-ğü yükün yükünme yükünmek yük vagonu yülgü yülük,-ğü yülüme yülümek yülünme yülünmek yün yünlü yüpürmek Yüregir yüreği dar yüreği delik,-ği yüreği dolu yüreği geniş yüreği katı yüreği pek Yüreğir (ilçe) yüreği temiz yüreği yanık,-ğı yüreği yaralı yüreği yufka yürek,-ği yürek acısı yürek ağrısı yürek çarpıntısı yürek darlığı yürek karası yüreklendirme yüreklendirmek yüreklenme |
yüreklenmek yürekli yüreklilik,-ği yüreklilikle yüreksiz yüreksizlik,-ği yürekten yürek yarası yürük,-ğü yürük aksak,-ğı yürüklük,-ğü yürük semaî yürüme yürümek yürünme yürünmek yürürçalar yürürlük,-ğü yürüteç,-ci yürütme yürütme gücü yürütmek yürütme kurulu yürütmeyi durdurma yürütücü yürütülme yürütülmek yürütülüş yürütüm yürüyen merdiven yürüyüş yürüyüş kolu yürüyüş yapmak yüsrü yüz yüz akı yüz aklığı yüzbaşı,-yı yüzbaşılık,-ğı yüz beşlik,-ği yüzbeyüz yüz binlerce yüz binlik,-ği yüzde yüzdelik,-ği yüzden yüzde yüz yüzdürme yüzdürmek yüzdürülme yüzdürülmek yüze gülücü yüze gülücülük,-ğü yüzer yüzergezer yüzer havuz yüzerlik,-ği yüzer top yüzer yüzer yüze soğurma yüzey yüzey bilimci yüzey bilimi yüzeyleşme yüzeyleşmek yüzeysel yüzey şekilleri yüzgeç,-ci yüzgeç ayaklılar yüz görümlüğü yüzgöz yüzgöz olmak yüz kalıbı yüz kaplama yüz karası yüz kere yüz kızartıcı yüz kızartıcı suç yüz kiri yüzleme yüzlemece yüzlemek yüzlenme yüzlenmek yüzler yüzlerce yüzleşme yüzleşmece yüzleşmek yüzleştirme yüzleştirmek yüzlü yüzlük,-ğü yüzlük birimler bölüğü yüzlü yüzlü yüzme yüzme havuzu yüzmek yüzme kesesi yüznumara yüz ölçümü yüz sabunu yüzsuyu (onur) yüzsüz yüzsüzce yüzsüzleşme yüzsüzleşmek yüzsüzleştirme yüzsüzleştirmek yüzsüzlük,-ğü yüzsüz yüzsüz yüzü ak yüzü asık,-ğı yüzücü yüzücülük,-ğü yüzük,-ğü yüzü kara yüzükoyun yüzük oyunu yüzük parmağı yüzülme yüzülmek yüzüncü yüzünden yüzü pek yüzü sıcak,-ğı yüzü soğuk,-ğu yüzüstü yüz üstü yüzüş yüzü yerde yüzü yumuşak,-ğı yüz yazısı yüzyıl yüzyıllık,-ğı yüz yüze |