Tiyatro Terimleri Sözlüğü (N-O-Ö) Harfleri
Tiyatro Terimleri Sözlüğü (N-O-Ö) Harfleri
(N) Harfiyle Başlayan Tiyatro Terimleri
Nekre:( O.O.) : Nükte gücü üstün oyuncular için kullanılan sözcük. Orta Oyunu’ndaki Nekre Kavukludur.
Nokta Işıldak: çok dar bir alanı, örneğin yalnızca gözleri aydınlatan özel mercekli ışıldak.
Nümayiş: ( İran ) : İran’da halk tiyatrosuna verilen ad.
(O) Harfiyle Başlayan Tiyatro Terimleri
Oda Tiyatrosu: Seyirci sığası yüz kişi yada az olan minik tiyatro.
Okul : Tiyatroya yeni bir görüş, yeni bir anlayış ve heyecan getiren, bunları kurallara bağlayan çığırın kaynağı.
Okul Tiyatrosu: Okul öğrencilerinin kurdukları ve gerçekleştirdikleri tiyatro. Orta öğrenim öğrencilerinin sosyal etkinlikler kapsamında ortaya çıkardıkları amatör tiyatro (bkz. Gençlik Tiyatrosu; tiyatro eğitimi veren yüksek okullar ve üniversiteler için bkz. üniversite Tiyatrosu).
Okuma Çalışması: Oyun çalışmasının ilk evresindeki metin üzerinde yapılan çalışma. Bu evrede metin oyuncunun sahne konuşmasına aktarılmaya başlanır.
Orkestra: 1- Antik tiyatro yapılarındaki proskene’nin önünde ve seyircilerin orta yerinde bulunan, koronun yuvarlak oyun alanı. Bu alan Roma tiyatrosunda yarım yuvarlak biçime girmiştir.
2- Bugünkü anlamıyla müzisyenler topluluğu.
Orta : ( O.O.): Orta Oyunu’nun oynandığı alan. Uzunluğu 30 arşın ( 20 metre ), genişliği 20 arşındı (14 metre). Çevresine kazıklar çakılarak çepeçevre ip dolaştırılır ve böylece seyirci ile oyun yerinin sınırı çizilmiş olurdu.( bkz. Meydan, Palanga).
Orta Oyunu : Geleneksel Türk doğaçlama halk tiyatrosu. Ortada oynanır. Baş kişileri, aynı zamanda oyunun yönlendiricisi olan Pişekar ile oyunun baş güldürücü tipi Kavuklu’dur. Dekor olarak ‘Yeni Dünya’ denilen, iki yada üç kanatlı bir paravana, bir de ‘Dükkan’ denilen, önünde alçak hasır iskemlesi bulunan peyke vardır. Kendine özgü bir yabancılaştırma estetiği ile seyircinin her an tiyatroda olduğunu anımsatır (bkz. Yeni Dünya, Dükkan ve Yeni Dünya Oyunu).
Oyun : 1- Bir tiyatro sanatçısının sahnedeki oyunu.
2- Oynanmak üzere yazılmış tiyatro yapıtı.
Oyun Ağası: ( Kö.O): Anadolu’da köy seyirlik oyunları düzenleyenlere verilen adlardan biri.
Oyuncak Tiyatro : 12. yüzyılın ilk yarısında İngiltere’de W.West’in o dönemin oyunlarını kartondan üç boyutlu dekor ve giysilerle lapamsıyla ortaya çıkan oyuncak. Bu çok tutulan oyuncak çocuk kitaplarında günümüze kadar gelmiştir.
Oyuncu : Bir oyun kişisini, bilgisi, tekniği ve yaratma gücü ile canlandıran yada gösteren sahne sanatçısı. Etkin ve inandırıcı oyunculuk için sanatçının kendini bir enstrüman durumuna getiren solunum, ses ve beden tekniğini edinmiş ve olmuş gerekir.
Oyuncu Aynası :Yüzü, başın arkasını ve her iki profili gösteren iki kanatlı, kanatları açılır kapanır ayna. Bu aynanın çevresi genellikle 25 vatlık buzlu ışıtaçlarla donatılır.
Oyuncu Yönetici : Aynı zamanda tiyatroyu yöneten oyuncu için kullanılır. Örn : Genco Erkal– Ferhan Şensoy vb.
Oyuncu Yönetmen : Örn.: Şakir Gürzumar, Yücel Erten vb.
Oyun Çıkarma : ( Kö.O. ) : Köy oyunlarını düzenleyip sunma.
Oyun Dili :Tiyatro yapıtını vereden, onu inandırıcı yapan dil; bunun için toplum çoğunluğunun günlük dilini doğru ve güzel bir biçimde kullanmak gereklidir . Dil, tavırdan ayrılmayacağı için, oyun kişilerin yaşadıkları dönem, sınıfsal yapıları, çevreleri eğitimleri ve karakter özellikleri bunda rol oynar.
Oyun Düzeni : Yönetmenin bir tiyatro yapıtını anlamlı ve uyumlu bir biçimde sahneye koyma işleminin tümü. Oyun düzeni, oyunculuk, dekor, giysi, donatım, ışıklama vb. öğelerinin oyunun amacını gerçekleştirecek biçimde estetik bir bütünlüğe ulaşmasını gerektirmektedir.
Oyun Düzeni Defteri : Bir tiyatro yapıtının sahnelenmesine yarayan, yönetmenin çalışma notlarını, gerekli çizelgeleri, uygulayım planlarını ve masraf listesini ayrıntılı bir biçimde kapsayan uygulama defteri.
Oyun Fotoğrafı : Bir oyundaki bölümlerin dramatik anlarında çekilmiş fotoğrafları çekileceğinden siyah beyazda en az 400 Asa’lık film, renklide ise 1600 ASA kullanmak iyi sonuç verir.
Oyun Kişileri : Bir tiyatro yapıtında yer alan karakter yada tipler.
Oyun Kurmak : Betiğe dayanmayan ve daha çok doğaçlama ile geliştirilen oyunları ortaya çıkartmak. Oyunun iskeletini kurmak.
Oyun Müziği :Oynanan oyuna anlam açısından yardımcı olan müzik. BU, bazen bir imgeyi ya da bir ör geyi sürekli olarak vurgulamakta, bazen de atmosfer yaratmakta da kullanılır. Brecht’in Epik Tiyatro‘sunda müzik yabancılaştırmayı gerektirecek biçimde hedeflenir.
Oyun Süresi : Bir oyunun gerektirdiği oynayış süresi.
Oyun Taslağı : Yazarın oyununu yazmadan önce, saptadığı özellikleri ve konu özetini gösterdiği betiktir.
Oyun Yazarı : Tiyatro sanatının kurallarına ve gereklerine uygun, seyirci karşısında oynanmak üzere oyun yazan kimse. Yazarlık konusunda, belli ilkeler ve teknik bilgiler gerektiğinden, doğuştan yaratıcılık dışında sahne uygulayımını öğrenme gerektiren yazarlık dalı.
(Ö) Harfiyle Başlayan Tiyatro Terimleri
Ödenekli Tiyatro: Devlet, yerel yönetim, eyalet, kent tarafından belli bir ödenek verilerek paraca desteklenen tiyatronun tümü. Örn: Devlet tiyatroları, İstanbul şehir, tiyatroları, Bakırköy Belediye Tiyatrosu.
Ölü Nokta : Oyun alanında yetersiz aydınlatılmış yer.
Önceden Saptamalı Karartıcı :Sahnede bir ışık durumu varken, sonraki sahnenin ışık durumunun önceden hazırlanabildiği karartıcı çeşidi.
Öncelik Hakkı : Bir oyunun ilk kez sahneye çıkarma hakkı.
Öncü : Anadolu’da oyun düzenleyenlere verilen adlardan biri.
Öncü Oyun : Alışa gelinmiş oyunlardan ayrılan, gerek yapısı gerekse anlatım yönünden yenilikler getiren oyun.
Öncü Tiyatro : Getiren tiyatro. Öncü oyunları yaygınlaştırmayı amaç edinen tiyatro.
Ön Oyun : Oyun ana bölümünden önce bilgi vermede kullanılan giriş bölümü .Oyuna konu olan olgudan önce geçenleri özetler.
Ön Sahne : Çerçeve sahnenin önünde bulunan iki ile dört metre arasında genişliği olan çıkıntı.
Ön Sahne Işıkları : Seyirci salonunda, tavanın sahneye yakın yerinden sahneye yönetilmiş dizi ışıklarının tümüne verilen ad.
Ön Yerler : Çok katlı tiyatrolarda, zemin katın sahneye yakın kesiminde bulunan seyir yeri.
Ön Yüz : Bir tiyatro yapısının ön yüzü.
Öykülemek :Bazı oyunların başında, ortasında, sonunda ya da yer yer anlatıcı yoluyla oyunu konusunu anlatmak, bazı bölümleri özetlemek ya da yorumlamak. Antik Yunan tiyatrosunda bu görevi koro yapardı. Çağdaş oyunlarda öyküleme işlemi bir anlatıcı tarafından gerçekleştirilir.
Özel Bölme : Tiyatrolarda 4 veya 5 kişilik özel bölmeli seyir yeri.
Özel Bölme Sorumlusu : Tiyatrolarda özel localara bakan görevli.
Özel Gösteri : Kapalı gösteri. Bir oyunun özel olarak çağrılmış konuklar önünde oynaması.
Özel Tiyatro : Özel kişilerin kurup yönettikleri tiyatro. Bunlar arasında yarı ödenekli ya da ödeneksiz olanlar vardır. Genellikle, ‘sponsor’ desteği alırlar.
Özenci Tiyatro : Kazancının tiyatrodan sağlamayan, genellikle oyunculuk tekniği olmayan, ancak çalışmasını özenle yapan kişilerden kurulu topluluk nitelikli özeci toplulukların ilerinin yazarını, yönetmenini ve oyuncusunun yetiştirmede, başlangıç içinde olsa, katkıları vardır. Bu topluluklardan bir çok kişi tiyatro eğitimine girmişlerdir.
Özenci Topluluk : Özenci tiyatroda daha küçüktür; az kişili oyunlar oynayan, oyunculuk eğitimini olmayanlardan kurulu topluluk.
Özet : Bir oyunun konusunu kısaca anlatan, bu konu üzerinde aydınlatıcı noktaları gösteren kısa metin.
TİYATRO TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ
- Tiyatro Terimleri Sözlüğü
- Tiyatro Terimleri -A
- Tiyatro Terimleri -B
- Tiyatro Terimleri -C-Ç
- Tiyatro Terimleri -D
- Tiyatro Terimleri -E-F-G
- Tiyatro Terimleri H-I-İ-J
- Tiyatro Terimleri -K-L-M
- Tiyatro Terimleri -N-O-Ö
- Tiyatro Terimleri -P-R
- Tiyatro Terimleri -S-Ş-T
- Tiyatro Terimleri U-V-Y-Z
Ayrıca bakınız: