Naima Kimdir? Hayatı, Eserleri
Naima Kimdir? Hayatı, Eserleri ve Naima Tarihi
Naima, asıl adı Mustafa Naim (d. 1655, Halep, Suriye – ö. Ocak 1716, Patras, Mora)
Osmanlı tarihçisi. 1591-1659 arasındaki döneme ilişkin Osmanlı tarihiyle tanınır.
Naima, genç yaşta İstanbul’a giderek Baltacılar Ocağı’na yazıldı. Çeşitli devlet görevlerinde bulunduktan sonra Divan-ı Hümayun katipleri arasına girdi. Burada geleneğe uygun olarak kendisine Naima unvanı/sanı verildi.
Naima Tarihi
1700’de sadrazam Amcazade Hüseyin Paşa tarafından vakanüvisliğe (tarih yazarlığı) atandı. Şarih-i Menarzade Ahmed Efendi’nin 1574-1655 arasındaki olayları kapsayan çalışmasını temel alan Naima belge derleme, kaynak inceleme, doğrudan gözlemlerde bulunma ve olaylan görgü tanıklarından saptama gibi yöntemleri kullanarak titiz bir çalışma yürüttü. Sonuçta Naima Tarihi (1734, 2 cilt; 1863, 6 cilt; yeni harflerle 1967-69, 6 cilt) olarak bilinen Ravzatü’l-Hüseyn fi Hülasatı Ahbari’l-Hafikeyn adlı yapıtını tamamlayarak Amcazade Hüseyin Paşa’ya sundu.
1704’te önce defter emini, ardından Anadolu Muhasebe Kalemi halifesi oldu. Daha sonra çeşitli devlet görevlerinde bulundu. Katıldığı Mora seferinden sonra Mora defter emini olarak görevlendirildi (1715).
Döneminin önde gelen aydınlarından olan Naima, yapıtındaki şiirsellik, üslup ve içerik bakımından Osmanlı tarihçilerinin geleneksel anlatımından çok farklı bir tarih yazımının öncüsü olmuştur. Yapıtı 17. yüzyıl Osmanlı toplum yaşamını anlatan en önemli kaynaktır. Yapıtında vezirlerin, bilginlerin ve şeyhlerin yaşamöykülerine de yer verir. Olaylan, ayaklanmaları, savaşları, üst kadrolardaki çekişmeleri, devlet adamlarının kişiliklerini çok cesur ve gerçekçi biçimde yansıtır. Yapıtını hazırlarken Maanoğlu Hüseyin gibi yaşlı görgü tanıklarının yanı sıra Vecihi, Hasanbeyzade, Katip Çelebi, Karaçelebizade Abdülaziz Efendi, Mehmed Halife ve Tevkii Abdurrahman Paşa gibi tarihçilerin yapıtlarından yararlanan Naima, İbn Haldun’un tarih felsefesinden de etkilenmiştir. Yapıtında devletlerin de insanlara benzediğini ve beş aşamadan geçtikten sonra yıkıldığını öne sürerek Osmanlı tarihini bu görüş açısından değerlendirir.
Naima’nın Damat Hasan Paşa’nın isteği üzerine yazdığı Edirne Olayı’nı anlatan bir de risalesi vardır. Bu risale İbrahim Müteferrika tarafından 1734’te basılan Naima Tarihi”nin sonuna eklenmiştir.