Kaside Türleri: Kasidelerin Adlandırılması
Kaside Türleri: Kasidelerin Adlandırılması
Divan Edebiyatında şiirlerin bir “başlığı” yoktur. Şiirler; yazıldığı nazım şekline ek olarak konularından, rediflerinden ya da kafiyelerinden hareketle anılmışlar, adlandırılmışlardır.
Örneğin Fuzuli’nin “Su” redifli kasidesi, Ahmet Paşa’nın “Kerem” redifli kasidesi, Nabi’nin “Olaydı” redifli gazeli gibi.
Bu durum divan şiirindeki tüm nazım şekilleri için geçerlidir; kasideler için de böyledir.
İşledikleri konulara göre adlandırılan kasideler.
1. Tevhid
Allah’ın birliğini konu alan kasidelerdir.
2. Münacat
Allah’a yalvarışın ve yakarışın dile getirildiği, işlenen günahlara karşı bağışlanma isteğinin dile getirildiği kasidelerdir.
3. Naat
Başta Hz. Muhammed, dört halife ve hatta on iki imam için yazılan kasidelerdir. Divan şiirindeki naatlar genellikle Hz. Muhammed için kaleme alınmıştır. Bu şiirlerde Hz. Peygamber’e duyulan sevgi, hürmet ve özlem dile getirilir.
4. Methiye
Övgü temalı kasidelerdir.
5. Mersiye
Ölüm konulu kasidelerdir. Anadolu sahasında yazılan ilk mersiye Ahmedi‘ye aittir. Mersiyeler aslında genellikle terkib-i bent nazım biçimiyle kaleme alınır.
6. Hicviyye
Eleştiri/yergi temalı kasidelerdir.
7. Culusiyye
Padişahların tahta çıkışlarını kutlamak için yazılmış kasidelerdir.
8. Ramazaniyye
“Ramazan”ın feyzi ve bereketi üzerine yazılan kasidelerdir. Ramazaniyyelerde ayrıca kasidenin sunulduğu memduhun ramazanı kutlanır, ona dualar edilir.
9. Iydiyye
Bayramları konu edinen kasidelerdir. Kasidenin sunulduğu memduhun bayramı kutlanır.
10. Bahariyye
Nesib ya da teşbib bölümünde baharın gelişinde ve baharla birlikte tabiatta yaşanan coşku dile getirilmiştir.
11. Temmuziyye
Nesib ya da teşbib bölümünde yaz konusunun ele alındığı kasidelerdir.
12. Hazaniyye
Nesib bölümünde yoğun bir şekilde sonbahar tasvirlerinin yapıldığı kasidelerdir.
13. Şitaiyye
Nesib bölümünde kış mevsiminin konu edildiği kasidelerdir.
14. Sünbüliyye
Nesib bölümünde sümbül çiçeğinin tasvirinin yapıldığı kasidelerdir.
15. Rahşiyye
Özellikle hükümdarların atlarının niteliklerinin uzun uzun anlatıldığı kasidelerdir.
Kasidelerin bazıları da redifleri dikkate alınarak adlandırılmıştır.
“Güneş” ve “Kerem” kasideleri ⇒ Ahmed Paşa
“Su” kasidesi ⇒ Fuzuli (Konusuna göre aynı zamanda bir naat örneğidir.)
“Hançer” ve “Gül” kasideleri ⇒ Fuzuli
Bazı kasideler kafiyelerinin “revî” harfine göre adlandırılır
Revi harf nedir? Kafiyeyi meydana getiren asıl harftir.
Örneğin; bir kaside “r” harfiyle bitiyorsa bu kaside kafiyesine göre “kasîde-i râ’iyye”; “mîm” harfiyle bitiyorsa “kasîde-i mîmiyye”; “nûn” harfiyle bitiyorsa “kasîde-i nûniyye” şeklinde adlandırılır.
Örnek Metin-1
Der Sitayiş-i esba-ı Şehsuvar-ı zaman Hazreti Sultan Murad Han
Esdi nesîm-i nevbahâr, açıldı güller subh-u dem
Açsun bizüm de gönlümüz, sakî meded sun câm-ı cemErdi yine ürd-i behişt/oldu hevâ anber-sirişt
Alem behişt-ender-bihişt, her küşe bir bağ-ı İremGül devri lyş eyyâmudur/ zevk-u safâ hengâmudur
Âşıkların bayramıdır, bu mevsim-i ferhunde-demDönsün yine peymâneler/ olsun tehî humhâneler
Raks eylesun mestâneler mutribler itdükçe negam(mefûlü / fâilâtü / mefâîlü / fâilün)
Nef’i’ye ait bu meşhur kaside;
- Nesib bölümünde işlenen konuya göre “kaside-i bahariyye”dir.
- Yukarıda görüldüğü üzere iç kafiyeye sahip olduğu için bir musammat kasidedir.
- Redif harfi “mim”olduğu için aynı zamanda bir “kasîde-i mîmiyye”dir.
Örnek Metin-2
Aşağıdaki kaside örneği Baki’ye aittir.
Bu kasidede nesib bölümünde bahar tasviri yapıldığı için “kaside-i bahariyye” kafiyesi “r” sesiyle bittiği için de “Kasîde-i Râ’iyye” olarak adlandırılmıştır.
Nesib veya Teşbîb
Rûh-bahş oldı Mesîhâ sıfat enfâs-ı bahâr
Açdılar dîdelerin hâb-ı ademden ezhârTâze cân buldı cihân irdi nebâtâta hayât
Ellerinde harekât eyleseler serv ü çenârDöşedi yine çemen nat’-ı zümürrüd-fâmın
Sîm-i hâm olmış iken ferş-i harîm-i gül-zârYine ferrâş-ı sabâ sahn-ı ribât-ı çemene
Geldi bir kış ile kondurdı yüki cümle bahâr
Girizgâh
Dâmenin dürr û cevâhirle pür itdi gül-i ter
Ki ide hâk-i der-i Hazret-i Pâşâ’ya nisâr
Medhiyye
Sâhib-i tîg u kalem mâlik-i câm u hâtem
Âsaf-ı Cem-azamet dâver-i Cemşîd-vekrÂsmân-pâye hümâ-sâye Alî Pâşâ kim
İremez tâk-i celâline kemend-i efkâr
Gül gibi gülşene kılsan n’ola arz-ı dîdâr
Hayli dökildi saçıldı yoluna fasl-ı bahârReşk-i dendânun ile hançere düşdi jâle
Berg-i süsende gören itdi sanur anı karârGeçemez çenber-i gîsü-yı girih-gîrinden
Gerçi kim za’f ile bir kılca kalupdur dil-i zâr
Tâc Beyt
Koma Bâkî kulum cür’a sıfat ayakta
Dest-gîr ol ana ey dâver-i âlî-mikdâr
Fahriyye
Bâğ-ı medhünde olur cümleye galib tenhâ
Bahs içün gelse eğer bülbül-i hoş-nagme hezâr
Du’â
Bahr-i eş’âr yeter urdı sütür emvâcın
Demidür k’ide du’â dürterini zîb-i kenârLâlelerle bezene niteki deşt ü sahrâ
Nitekim güller ile zeyn ola dest ü destâr
Kaside Nazım Biçimine Dair Bazı Notlar
- Kadı Burhaneddin “kaside” nazım biçimini kullanarak herhangi bir eser kaleme almamıştır.
- Nefi divan şiirinde kaside üstadı olarak kabul edilir.
- Kaside türünde Türk sanatçılar özellikle İranlı sanatçılardan Urfî’yi ve Enverî’yi örnek almışlardır.
- Kaside, mürettep bir divanda “kasa’id” adlı bölümde yer alır ve bu bölüm divanın ilk kısmını oluşturur.
- Hüseyin Baykara Divanı’nda ve Kadı Burhaneddin Divanı’nda kaside bölümü yoktur.