Filoloji Nedir?
Filoloji Nedir?
Filoloji: Bir dili, o dilde verilmiş ürünlere dayanarak inceleyen, bu yolla bir ulusun ya da uygarlığın kültürel gelişimini, kendine özgü niteliklerini araştıran bilim dalıdır.
Filoloji temelde eski metinlerin yorumlanması yöntemine dayanır. Eski metinlerin bulunup okunması, nerede, ne zaman, kim tarafından yazıldığının araştırılması, dil özelliklerinin saptanması gibi çalışmalardan sonra ilgili metin tarihsel bağlamı içinde değerlendirilir.
Filoloji ile dil ve edebiyat bilgilerini karıştırmamak gerekir. Agah Sırrı Levend, filoloji ve Türk filolojisi üzerine şu bilgileri verir:
“Dil bilgisi, dili yalnız niteliği bakımından ele alır. Edebiyat bilgisi de edebi eserlerin dil, üslup, deyiş ve biçim özelliklerinden doğan sanat değeriyle düşünce hayatının gelişmesindeki rolü üzerinde durur. Oysa filoloji dil özelliklerinden düşünce ögelerine doğru gider. Bir kültür araştırmasıdır. Fransızlar filoloji ile yalnız dili, Almanlar ise dil, edebiyat ve kültürü anlarlar.
Her edebiyata bir filoloji bağı bulunur. Eski Yunan ve Latin metinleriyle klasik filoloji Latinceden türemiş olan dillerle Romanoloji, İngilizce ile Anglistik, Germen dilleriyle Germanistik, Islav dilleriyle Islavistik ilgili bulunduğu gibi,Türk edebiyatıyla de ilgili bir Türk filolojisi vardır.
Bu filoloji:
a) Türk dilini, yayıldığı coğrafya alanını, tarihsel oluşlarını, lehçe ayrılıklarını göz önünde tutarak sınıflandırır;
b) Lehçeler arasında kıyaslamalar yapar;
c) Tarihsel Türk dil bilgisinin esasını hazırlar;
d) Belirli bölgelerdeki ağız özelliklerini belirtir;
e) Türk dilinin fonetiği üzerinde çalışarak, ses değerlerini laboratuvar denemeleriyle saptar;
f) Etimoloji denemeleri yapar;
g) Türk dilinin başlıca sorunları üzerinde araştırmalarda bulunur;
h) Eski Türk dili kalıntılarını toplar; bunları dikkatle işleyerek metin eleştirmesi yapar.
Metin eleştirmesi iki türlü olur:
a) Eski metinlerin anlaşılmayan yerleri açıklanır. Zamanla bozulmuş olan cümleler düzeltilerek olabildiğince asıl metne yaklaşılır.
b) Tanınmış yazarların adını taşıyan eserlerin dil, üslup ve düşünce bakımından bunlara değgin olup olmadığı, yazarların yaşadıkları çağın özellikleri göz önünde tutularak incelenir.
Türk filolojisi, bu konuları işleyerek Türk edebiyatı tarihinin yolunu aydınlatmış olur.” (A. S. Levend, Türk Edebiyatı Tarihi, 1973)