Cönk Nedir? Özellikleri
Cönk Nedir? Cönklerin Özellikleri
Cönk, Genellikle dikey olarak aşağıdan yukarıya doğru açılan, halk arasında dana dili veya sığır dili gibi adlarla da bilinen, içerisinde âşık şiirinin yanı sıra az da olsa divan şiirinin de örneklerinin bulunduğu defterlerdir.
Bunların dışında cönklerde, mâni, atasözü ve bilmece gibi anonim ürünlerin yanı sıra, folklorun çeşitli alanlarından örneklere de rastlanır. Bazı cönkler ise günlük gibidir. Saz şairlerinin ürünlerinin toplandığı cönklere, yazmalara ve defterlere supara da denilmektedir (Dizdaroğlu 1980: 2-18).
Yine gemi anlamına gelen ve içinde çeşitli konuların yer aldığı defterlere sefine de denilmektedir (Uraz 1977: 8057). M. Şakir Ülkütaşır bir makalesinde “türkü, mâni, destan, koşma, atasözü, fıkra, hikâye, nefes, mersiye, ilâhi, dua, hutbe, vs. gibi millî, dinî (tasavvuf) şiir ve mensureleri ihtiva eden elyazması dergi (mecmua)lere cönk” denildiğini belirterek bu tür eserlerin içeriğini de etraflı bir şekilde vermiştir (Ülkütaşır 1967: 905). Saim Sakaoğlu da cönkler için “Türk kültürünün tapusudur; bize ait kültürün atalarımız tarafından adımıza tescil edilmiş belgeleridir” (Sakaoğlu 1987: 220) diyerek, konuyu kültürel açıdan değerlendirmiştir.
Cönklerin Özellikleri
1. Cönkler Arap harfleriyle yazılmışlardır.
2. Cönkler bazıları özel kâğıtlara (alikurna, abâdi) olmak üzere en çok kullanılan yazı türleriyle kaleme alınırlar.
3. Cönkleri kaleme alanların bazıların kültür ve eğitim seviyeleri düşük olduğu için, yazının imlâsı pek sağlıklı değildir.
4. Cönklerde belirli bir ölçü yoktur. Bu tür eserlerin hazırlanması sırasında cöngü yazanın zevki ve elinde bulunan kâğıtların boyutları ön plana çıkmaktadır.
5. Cönklerde bir konu sınıflaması yoktur.
6. Cönklerde şiir türleri veya şekillerinin başına koşma, türkü, ilahi, şarkı, gazel, destan, beyit, müseddes, vb. kavramlar yazılmaktadır. Ancak zaman zaman konu başlıkları ile şiirin birbirini tutmadığı gözden kaçmamaktadır.
7. Cönkler genellikle besmele ile başlar ve “temmet” (tamamlandı) ifadesi ile son bulur.
Kaynakça: Prof.Dr. Ali Berat ALPTEKİN, Türk Halk Şiiri