Bektaşilik ve Edebiyat
Bektaşilik Nedir?
Bektaşilik, Hacı Bektaş Velî tarafından Anadolu’da 13. asırda kurulmuş, mezhep özellikleri taşıyan bir tarikattır. Hacı Bektaş Menâkıbını anlatan Velayetnâme’ye göre Hacı Bektaş Horasan’dan gelmiş olup Babaî halifelerindendir. Bâtınî esaslara dayalı bir tarikat olan Bektaşîlikte Ahîlik ve Babaîliğin büyük etkisi vardır. Hacı Bektaş’ın vefâtı üzerine Balım Sultan halîfe olmuştur. Anadolu’da Bektaşîliğin en koyu temsilcileri Alevîlerdir. En çok, Sivas, Tokat, Adana, İçel dolaylarında revâçtadır.
Bektaşîlik diğer tarikatlar gibi İran etkisinde değildir. Edebiyatı ve kültürüyle Türklere mahsus bir tarikattır.
Bektaşîlik iki ana kola ayrılır: Çelebiler kolu ve Babagân kolu. Her ikisinde de iki çeşit âyîn vardır. Âyin-i Cem ve âyini ikrâr.
Bektaşîliğe göre tevhîdin üç mertebesi vardır:
- İlki telkîndir. Burada sâlik şeriat kapısından tarikata girmiş olur.
- İkincisi libâstır. Burada sâlik mârifet libâslarını giymiş olur.
- Sonuncusu ise ahâdiyyet mertebesidir. Burası fenâ-fi’l-hâdiyet’tir. Sâlik için tarikata girmenin çeşitli merasimleri vardır.
Bektaşîlik, yeniçerilerin resmî tarikatı olduktan sonra Türk kültüründe köklü bir yer edinmiş ve zamanla bozularak özelliklerini yitirmiştir. Hatta sonunda Bektaşî kelimesi “kayıtsız, pervasız, rind, laübâlî meşrep” mânâlarına gelmiştir. Fıkralara konu olan bektaşîler bu türdendir.
Bektaşîlik 5 kademede gerçekleşir:
1. Muhib: Kefâletle tarikata yeni giren kişi.
2. Derviş: Muhiblerin ikrâr vermesi.
3. Halifelik: Liyâkati görülen baba veya dede diye de bilinen sarık kullanma yetkisine sahip olanlar.
4. Mücerretlik: Hacı Bektaş’ın yaptığı gibi hiç evlenmeyen liyakatli dede veya babalar bu mertebeye getirilir. Bunların sağ kulakları delinir, küpe takılır, kendilerini tarikata adamışlardır.
5. Halîfelik: Tarîkatin en üst derecesi olup, çırağ, tuğ, alem ve sofra sahibi olurlar. Âyin-i cemlerde 40 kurban kesilerek başlarına siyah sarık sararlar, icâzetli kabûl edilirler ve muhib yetiştirirlerdi.
Bektaşîlik, Alevîlikte olduğu gibi 12 imama saygı gösterir. Bazılarına göre şeriat hükümleri zâhir ehline göre olup, namaz kılmaz ve oruç tutmazlar.
Özellikle yeniçeri şâirleri Bektaşîlikten fazlaca söz ederler.
Çoğalıp meygedenin kallâşı
Oldu hep halk-ı cihan Bektaşi (Yenişehirli Avnî)Nerm olur kalbin senin zâhid eger bek taş ise
Secde-gah et âsitân-ı ravza-i Bektâşımı (Aşkî)