Bağlaçlar Türleri ve Özellikleri
Bağlaçlar Türleri ve Özellikleri
BAĞLAÇLAR
Tek başına anlamı olmayan, anlamca birbiriyle ilgili cümleleri veya cümlede görevdeş sözcük ve söz öbeklerini bağlamaya yarayan kelimelere bağlaç denir.
- açıkçası
- ama
- ancak
- bile
- çünkü
- dahi
- dE
- dE…..dE
- demek ki
- fakat
- gene
- gerek…gerek(se)
- ha……..ha
- hâlbuki
- hatta
- hele
- hem
- hem de
- hem…..hem (de)
- ile
- ise
- ister…..ister(se)
- kâh……….kâh
- kısacası
- ki
- lâkin
- madem(ki)
- nasıl ki
- ne var ki
- ne yazık ki
- ne……ne (de)
- nitekim
- oysa
- oysaki
- öyle ki
- öyleyse
- üstelik
- ve
- veya
- veyahut
- ya da
- ya….ya (da)
- yahut
- yalnız
- yani
- yeter ki
- yine
- yoksa
- zira
Bağlaçların Özellikleri
* Edatlardan farkı, zaten var olan anlam ilgilerine dayanarak bağ kurmasıdır. Edatlar ise yeni anlam ilgileri kurarlar.
* Bağlaçların yerine noktalama işaretleri kullanılabilir.
* Bağlaçlar cümleden çıkarılınca anlam bozulmaz, ama daralabilir. Bağlaçlar (ile hariç) önceki ve sonraki kelimeden ayrı yazılır. Bitişik yazılanlar bağlaç değil, ektir.
- Eve gittim, fakat onu bulamadım. (bağlaç)
- Konuşmak üzere ayağa kalktı. (edat)
- Sözlüden yine zayıf almış. (zarf)
- Ben de seninle geleceğim. (bağlaç)
- Evde rahat çalışamadı. (çekim eki)
- Sözde Ermeni soy kırımı (yapım eki)
- Sen ki hep çalışmamı isterdin… (bağlaç)
- Seninki de lâf işte… (çekim eki)
- Evdeki hesap (yapım eki)
BAĞLAÇ ÇEŞİTLERİ
a. Sıralama Bağlaçları
♦ “ve” bağlacı:
Cümleleri, anlam ve görev bakımından benzer veya aynı olan kelimeleri, sözleri ve öğeleri birbirine bağlar.
- Duygu ve düşünce bir olmalıdır. özneleri
- Köyünü, yaşlı dedesini ve ninesini özlemişti. nesneleri
- Şiir ve roman okuma alışkanlığı edinin. nesneleri
- Bana baktı ve güldü. cümleleri
- Anlatılanları dinliyor ve çocuğa hak veriyordu. cümleleri
- Aylarca ve yıllarca sustu. benzer kelimeleri
- Binlerce yerli ve yabancı turist geldi. sıfatları
“ve” bağlacı yerine virgül veya “-İp”, “-ErEk” zarf-fiil ekleri de kullanılabilir:
- Masaya yaklaştı ve kitabı aldı.
- Masaya yaklaştı, kitabı aldı.
- Masaya yaklaşıp kitabı aldı.
- Masaya yaklaşarak kitabı aldı.
Not:
- “ve” bağlacından önce noktalama işareti kullanılmaz, bu bağlaçla cümle başlamaz. Çağdaş şiirde söze etki ve çekicilik katmak için kullanılmaktadır, ama doğru değildir.
- “ve” bağlacı yerine & işaretini kullanmak son derece yozlaştırıcıdır.
♦ “ile, -lE” bağlacı:
“ve” ile görevleri aynı olmasına rağmen her zaman birbirinin yerine kullanılamazlar. “ile”nin kullanım alanı daha dardır.
“ile” cümleleri birbirine bağlamaz; sadece aynı görevdeki kelimeleri bağlar.
- Duygu ile düşünce bir olmalıdır.
- Yaşlı dedesi ile ninesini özlemişti.
- Edebiyatımızda en çok eser verilen türler şiir ile romandır
Not: Edat olarak kullanılan ve zarf yapan “ile”den farklıdır.
- Mehmet ile Ali sinemaya gittiler. (bağlaç)
- Mehmet, Ali’yle sinemaya gitti. (edat)
- Mehmet heyecanla yerinden kalktı. (edat)
b. Eşdeğerlik Bağlaçları
“ya da, veya, yahut, veyahut” bağlacı:
Aynı değerde olup da birinin tercih edilmesi gereken iki seçenek arasında kullanılırlar.
- Biriniz gideceksiniz: Sen ya da kardeşin.
- Bisiklet veya motosiklet alacağım.
- Sen, ben veya başkası…
- Sen olmasan yahut (veyahut) seni görmesem dayanamam.
c. Karşılaştırma Bağlaçları
♦ “ya….ya” bağlacı:
İki seçenek sunulduğunda kullanılır.
Bunlar birbirinin zıttı olabilir
Biri yapılmadığında diğerinin yapılması gerekebilir.
- Ya beni de götür ya sen de gitme.
- Ya gel ya gelme.
- Ya bu deveyi güdeceksin, ya bu diyardan gideceksin
♦ “hem…..hem (de)” bağlacı:
Her ikisi de geçerli olan iki durumu anlatır. Bunlar zıt da olabilir, eşdeğer da.
- Hem çalışmıyor hem (de) yakınıyorsun.
- Hem kitap okuyor hem de müzik dinliyor. Aynı anda
♦ “ne……ne (de)” bağlacı:
* Aynı görevdeki kelimeleri, kelime gruplarını ve öğeleri birbirine bağlar.
- Ne şiş yansın ne kebap. özneleri
- Gönül ne kahve ister ne kahvehane. nesneleri
- Ne İzmir’e gitmiş ve Bursa’ya. dolaylı tümleçleri
* Cümleleri de birbirine bağlar:
- Üç yıldır ne bir telefon açtı, ne de bir mektup yazdı.
- Onu ne gördüm ne de tanıdım.
- Ne aradı ne (de) sordu.
- Ne kızı verir, ne de dünürü küstürür.
- Ne doğan güne hükmüm geçer,
Ne halden anlayan bulunur.
* Cümleleri -yapı bakımından olumlu oldukları hâlde- olumsuz yapar. Yüklem olumlu durumdadır.
- Ne kendi rahatsız oldu ne de halkı huzursuz etti. (kendisi rahatsız olmadı, halkı da huzursuz etmedi)
Yüklem olumsuz çekimlenirse anlatım bozukluğu meydana gelir.
- Ne çay ne kahve içmedi. ⇒ “Ne çay içti ne kahve.” olmalıydı.
* Zıt anlamlı iki sıfatla birlikte kullanılarak onların arasında bir durum ifade eder.
- Dışarıdaki hava ne soğuk ne sıcak.
- Yaptığı işe ne kolay ne de zor denebilir.
Not: “Ne zor, ne acı günler yaşadık” örneğinde “ne zor” ve “ne acı” sözleri ayrı ayrı da (biri olmadan) kullanılabileceği için buradaki “ne”ler bağlaç oluşturmaz.
♦ “dE….dE, gerek……gerek, olsun…..olsun, kâh……kâh, ha……ha” bağlaçları:
Öğeleri ya da cümleleri birbirine bağlarlar.
- Öğretmeni de arkadaşları da onu çok merak ettiler. özneleri bağlamış.
- Annesini de babasına da özlemişti. nesneleri bağlamış.
- Tatil boyunca dinlenmiş de gezmiş de. yüklemleri bağlamış.
- İzmir’e de Aydın’a da uğrayacağız. dolaylı tümleçleri
- Fizikten de anlamam kimyadan da.
- Gerek sen gerek(se) o, güzel çalıştınız.
- Gerek baba gerek anne tarafından bir akrabalıkları yok.
- Ali olsun, Ahmet olsun, ikisi de çalışkan ve zekîdirler.
- Kâh yıkılıyor, kâh kalkıyor, ama yılmıyor.
- Ha Ali ha Veli, ne fark eder?
d. Karşıtlık Bağlaçları
♦ “ama, fakat, lâkin, yalnız, ancak, ne var ki, ne yazık ki” bağlaçları:
“ama, fakat, lâkin” aynı anlamlı bağlaçlardır. “yalnız, ancak, ne var ki, ne yazık ki” de bunlara yakın bağlaçlardır.
* “ama, fakat, lâkin, yalnız, ancak, ne var ki, ne yazık ki” bağlaçları, aralarında zıtlık bulunan iki ayrı ifadeyi, cümleyi birbirine bağlar.
- Çok tembeldi, ama başarılı oldu.
- Yemek az, ama doyurucu.
- Yerinde ve zamanında konuşmaya dikkat ediyorum, ama bazen yanlış anlaşılıyorum.
- Hızlı yürüdü, ancak yetişemedi.
- Bu işe başlıyorum, ancak bugün bitiremem.
- Hava nemliydi, fakat yağmur yağmıyordu.
- Altmış yaşında, kır saçlı; fakat dinç bir adam bağırdı.
- Bunları götür, yalnız diğerlerini getirmeyi unutma.
Not: Bir cümle bu bağlaçlardan biriyle başlayabilir. Bu durumda bu bağlaçlar iki bağımsız cümleyi birbirine bağlamış olur..
- … Ne var ki sanatçıyı bu yüzden eleştirmek doğru olmaz.
* “ne yazık ki” bağlacı çok kötü ve acı sonları bildirir.
- İnsanlara hep vefa gösterdi; ne yazık ki kendisi onlardan vefa görmedi.
* “ne var ki” bağlacı çaresizlik ifade eder.
- En yüce duyguların tohumları ekildi; ne var ki dünya, insanları kendisine benzetmişti.
* “ama, fakat, lâkin, yalnız, ancak”, neden, şart, uyarma bildirir
- Arkadaşının kalbini kırdı, ama çok pişman oldu.
- Bizimle gelmene izin veririz, ama yolda fazla soru sormayacaksın.
* Sadece “ama” bağlacı pekiştirme anlamı katar.
- Güzel, ama çok güzel eserler bırakmış atalarımız.
* Yine sadece “ama”, cümle sonunda, dikkat çekmek için kullanılır.
- Bak kızarım ama!
- Böyle söylersen darılırım ama!
♦ “hiç olmazsa” ve “hiç değilse” bağlaçları:
- Çarşıdan elimiz boş döndük. Hiç olmazsa iki kaset alsaydık.
♦ “oysa, oysaki, hâlbuki” bağlaçları:
Aralarında zıtlık, aykırılık bulunan iki cümleyi “tersine olarak, -dİğİ hâlde” anlamlarıyla birbirine bağlar.
- Onu özledim, oysa gideli çok olmadı.
- Gelemeyeceğini söyledi, hâlbuki vakti vardı.
Not: Bu bağlaçlar anlam bakımından zıt olmayan cümleler arasında kullanılırsa anlatım bozukluğuna yol açar.
- Her zaman birinciydi, oysa çok çalışırdı. (anlatım bozuk)
e. Gerekçe Bağlaçları
♦ “çünkü” bağlacı:
“Şundan dolayı, şu sebeple” anlamlarına gelir. Neden bildirir.
- Eve gittim, çünkü babam çağırmıştı.
- Otobüse yetişemedik; çünkü evden geç çıkmıştık.
♦ “madem(ki)” bağlacı:
- Madem gelecektin, haber verseydin.
♦ “zira” bağlacı:
“çünkü” anlamında kullanılır.
- Allah’a sığın şahs-ı halîmin gazabından
Zira yumuşak huylu atın çiftesi pektir
♦ “yoksa” bağlacı:
- Ver diyorum, yoksa yersin dayağı.
♦ “nasıl ki” bağlacı:
- Acele etmez, ağırdan alır; nasıl ki bu akşam ağırdan alıyor.
♦ “değil mi ki” bağlacı:
f. Özetleme Bağlaçları
“kısacası, demek ki, açıkçası, öyleyse, yani, özetle, o hâlde, anlaşılıyor ki” bağlaçları:
- … Kısacası kendimizi toparlamalıyız.
- … Demek ki ülkemiz bunlardan dolayı gelişmiyor.
- … Açıkçası bu işi istemiyorum.
- … Öyleyse gidelim arkadaşlar.
g. Pekiştirme Bağlaçları
“bile, dE, hem de, dahi, üstelik, hatta, ayrıca, bundan başka” bağlaçları:
Bu bağlaçlardan bazıları bazı durumlarda birbirlerinin yerine kullanılabilirler.
* “bile” kullanılan bir cümle daha önce kullanılmış bir cümlenin ya devamıdır ya da devamı gibi görünür.
- Bunu sen bile başarabilirsin.
- Bağırsan bile duymaz.
- Tembel adam, olur, demiş. Demiş ama yerinden bile kalkmamış.
- Hatta parasını bile ödemişti. / Hatta parasını ödemişti bile.
- Çölde suyun bir damlası bile değerlidir.
* “bile” yerine “de” veya “dahi” de kullanılabilir.
- Bunu sen de başarabilirsin.
- Bağırsan da duymaz.
- Tembel adam, olur, demiş. Demiş ama yerinden dahi kalkmamış.
- Hatta parasını dahi ödemişti. / Hatta parasını ödemişti dahi.
- Çölde suyun bir damlası dahi değerlidir.
* “hatta, hem de, ayrıca, üstelik”
- Belle, kazmayla, hatta elleriyle kazıdılar.
- Gördüm, hatta konuştum da.
- Konuşmuyor; üstelik gülmüyor da.
- Çalışıyor, hem de sabahtan akşama kadar.
h. “de, ki, ise” bağlaçları
“dE” bağlacı:
* Her zaman kendinden önceki kelimeden ayrı ve de, da şeklinde yazılır; bitiştirilmez, te, ta şeklinde yazılmaz. “ya” ile birlikte kullanıldığında da ayrı yazılır: “ya da” kelimenin son hecesine kalınlık-incelik bakımından uyar.
* Genellikle “dahi, bile, üstelik, hatta” bağlaçlarıyla özdeştir.
- Bu soruyu Ali de bildi dahi, bile
- Artık gönlümü alsa da önemi yok. dahi, bile
* Cümleleri, aynı görevdeki kelimeleri ve sözleri birbirine bağlar ve değişik anlamlar katar:
- Sorsan da söylemem (asla)
- Erzakını hazırla da pikniğe gidelim.
Cümleleri bağlamış, burada pikniğe gitmek için erzak hazırlama şartı var.
- Biraz müsaade etsen de işime baksam. › rica, istek, yalvarma
- Büyüyecek de bana bakacak. › Küçümseme, alay
- Çalışıp da kazanacaksın. › şart
- Dün bizi bekletti de gelmedi. › yakınma
- Çalışayım da gör neler yapacağımı. › övünme
- Düzenli çalıştı da başarılı oldu. › için, neden-sonuç
- Koşsan da yetişemezsin. › değişmezlik
- Bütün yıl okumamış da şimdi kitap kurdu oluverdi. ( Zıt anlamlı cümleler arasına girmiş.)
* Tekrarlanan kelimelerin arasına girerek anlamı güçlendirir:
- Ev de ev olsa bari -> küçümseme
- Çalış da çalış… -> abartma
* “ama” bağlacının yerine kullanılabilir; cümleleri ve öğeleri birbirine bağlayabilir:
- Hızlı hızlı koştu da yetişemedi. › cümleleri bağlamış
* Edattan ve zarftan sonra gelerek anlamı pekiştirebilir:
- O kadar da soğuk değil.
- Böyle davranmanız hiç de iyi olmadı.
♦ “ki” bağlacı:
Sadece “ki” biçimi vardır.
Kendinden önceki ve sonraki kelimelerden ayrı yazılır.
Türkçe değil, Farsça bir bağlaçtır ve Türkçe cümle yapısına aykırı olarak kullanılır.
* Anlam bakımından birbiriyle ilgili cümleleri birbirine bağlar.
- Bir şey biliyor ki konuşuyor. › (sebep-sonuç)
- Baktım ki gitmiş. › (şaşkınlık)
- Ancak ne yazık ki böyle olmadı.
* Birisinden alıntı yapılacağı zaman kullanılır.
- Atatürk diyor ki: … › (açıklama)
* Özneyle veya tümleçlerle ilgili açıklama yapılacağı zaman kullanılır. Bazen “ki” ile başlayan bu açıklama iki kısa çizgi arasında verilir.
- Ben ki hep sizin için çalıştım. › (pekiştirme)
- Siz ki beni tanırsınız, neden böyle düşünüyorsunuz?
- O yerden -ki herkes kaçar- sen de kaç.
* “ki” kullanılan bazı cümlelerin “ki”den sonraki kısmı söylenmez.
- Sınavı kazanabilir miyim ki… › (kuşku)
- Bu adama güvenilmez ki! › (yakınma)
- Acaba çocuğa kızarlar mı ki? › (endişe)
* Tekrar edilen kelimeler arasında kullanılır.
- Adam belâ ki ne belâ…
* Abartma anlamı katar.
- Bugün öyle yorgunum ki…
* Bu bağlaç birkaç örnekte kalıplaşarak bitişik yazılmaktadır.
Belki, çünkü (burada ünlü uyumuna girmiş), hâlbuki, mademki, meğerki, oysaki, sanki.
♦ “ise” bağlacı:
Karşılaştırma ilgisi kurar, karşıtlığı güçlendirir.
- Yağmur yağıyor, evim ise çok uzakta. (bağlaç)
- Adam konuşuyor, çocuksa hep susuyordu. (bağlaç)
Ek-fiilin şart çekimiyle karıştırılabilir.
- Çocuk başarılıysa (başarılı ise) sınıfını geçer. (ek-fiilin şartı)
YAPI BAKIMINDAN BAĞLAÇLAR
1. Basit Bağlaçlar
Yapım eki almamış (kök hâlindeki) bağlaçlardır.
- ve, ile, de, fakat, eğer…
2. Türemiş Bağlaçlar
Yapım eki almış bağlaçlardır.
- kısa-ca, yal(ı)n-ız, üste-lik…
3. Birleşik Bağlaçlar
Birden fazla kelimeden oluşurlar ve bitişik yazılırlar.
- yoksa (yok + ise), hâlbuki (hal + bu + ki)…
4. Öbekleşmiş Bağlaçlar
Birden fazla kelimeden oluşur ve ayrı yazılırlar.
- ya da, ne var ki, hem de…
Ayrıca bakınız ⇒
SÖZCÜK TÜRLERİ:
Fiilimsiler
a) İsim-fiiller (Ad-Eylem)
b) Sıfat-Fiiller (Ortaç)
c) Zarf-Fiiller (Bağ-Fiil, Ulaç)