Methiye (medhiyye) Nedir?
Methiye (medhiyye) Nedir? Methiye Örnekleri
Methiye sözcüğünün kelime anlamı: “Övme/övgü”; bir kimseyi veya bir şeyi/nesneyi övmek için yazılmış şiir.
Genellikle dönemin padişah, sadrazam vb. devlet adamları, din büyükleri, dört halife gibi önemli şahısları övmek üzere yazılmış şiirlerdir.
Kutsal görülen müesseselere, saraya, köşke, bahçeye, tuğraya, çeşmeye ve daha pek çok nesneye yazılan
methiyeler de vardır.
Methiye aslında kasidelerin övgüye dayalı bölümlerinden birinin adıdır.
Methiyeler genellikle kaside nazım biçimiyle kaleme alınır.
Methiye Örnekleri:
Cevri aşağıdaki beyitte çeşmenin güzelliğinden övgüyle bahseder:
Meger her lûlesi bir çeşme-i dil-cuy- ı cennetdür
İder cari müselsel ab-ı tesnîm-i musaffayı
Cevrî, aşağıdaki beyitte ise İstanbul’un en güzel mesire yerlerinden biri olan Çamlıca’yı över:
Yeryüzünde gülşen-i cennet gibi zînef bulup
Oldı şâhâne mesire dil-küşâ cây-ı safâ
Nedim, aşağıdaki beyitte III. Ahmet’in tuğrasını över; onun gönüller açan güzel bir şekle sahip olduğunu, görenlerin hayran kalıp gözlerini ondan alamadıklarını ifade eder:
Taâlallâh ne tavr-ı hûb u şekl-i dil-güşâdır bu
Ki her bir şivesi hayret verir baktıkça insâne
Methiye Örneği (Şeyhülislâm Yahya Divanından 5. kaside):
Toplam 23 beyit olan bu kasidenin methiyeye ayrılan 13. – 20. beyitler şöyledir:
13
Yakdılar meşalelerin nergislerün gülzârda
Var ise şâh-ı cihân meyl-i çerâgân eyledi14
Hazret-i Sultân-ı Gâzî Hân Murâd ol şâh kim
Nev-bahâr-ı adli dünyâyı gülistân eyledi15
Halk-ı ‘âlem sâye-i ‘adlinde hep âsûde-hâl
Ebr-i nisânî gibi ihsânı yek-sân eyledi16
Yer yüzinde zulmet-i zulmi izâle itmege
Hak te’âlâ tîgini hurşîd-i rahşân eyledi17
Hazret-i Hak şöyle virdi havi ü kuvvet ana kim
Oldı nâfiz her ne kim emr itdi ferman eyledi18
Rûbeh-i pür hîleveş kaçdı mukâbil olmadan
Hasm-ı dûna çün hücûm-ı şîr-i garrân eyledi19
Karşuya bir kerre turmadı mukâbil olmadı
Heybet-i şemşîr-i kahrından hirâsân eyledi20
Tîg-i kahrından hirâsân oldı baş göstermedi
Didiler havlından âheng-i Horâsân eyledi
Cevri Divanı’ndaki 24. kasidenin methiye bölümü:
Kalemiyye Der-Sitâyiş-i Merhum ve Magfûr Muhammed Paşa Eş-Şehir Bi-Diyârbekrî ‘aleyh’r-rahme
Kasidenin methiyeye geçildiği beyitler şöyledir:
8
Sabıka bir ser ü ser defter-i erbâb-ı kerem
Bir ‘Alî-cûd u Hasen-hulk u güzîn-akrân9
Bir mühibb-i fukarâ merdüm-i dervîş-nihâd
Bir vefâ-dâr u safâ-bahş-ı kulûb-ı ihvân10
Merd-i hoş-tâb’u suhan-fehm ü küşâde-meşreb
Yâr-ı erbâb-ı hüner hem-dem-i ehl-i ‘irfan11
Cem’ olurlardı anun meclisine şâm u seher
Bî-tekellüf eğer a’lâ eğer ednâ yârân12
Dil-nevâzâne idüp her birine cûd u kerem
Mümkin oldukça iderdi nice lutf u ihsan13
Cümleden muhlîs-i dîrîne-i sıdk-âvareni
Dâyimâ eyler idi mahrem-i esrâr-ı nihân14
İttihâd üzre idük fart-ı meveddetle temâm
Şöyle kim olmış idük reşk-fezâ-yı dil ü cân15
Ne recâ eylesem olurdı yenında makbûl
Ne murâd itsem iderdi anı hâsıl ol ân16
Kendüye itmiş idüm ehl-i kulûb-ı mâyil
Müteveccihler idi cânibine dervîşân17
Çün bu ma’nâya anun kalbi şehâdet eyler
Da’vî-i sıdkumt isbâta yeter ol bürhân18
Hâsılı bu ki bu âyîn bu uslûb üzre
İhtilâf eyledük ol zât ile bir nice zemân19
Geldi bir dem ki felek döndi murâdınca anun
Oldı devletle emîrü’l-ümârâd 2Î-§ân20
Vakt-ı devletde yine eyleyüp izhâr-ı vefâ
Dostluk resmine irgürmedi hergiz noksân21
Lutfınun kankı birin ‘add ideyim zîrâ kim
Bu fâkire olan eltâfına yokdur pâyân22
Ol melek-sîret ü pâkîze-şîyem kim misli
Gelmedi nakş olalı levh-i vücûda insân23
Ol cevhân-merd pesendîde-reviş kim eyler
Cümle mülke anı nasb eylese sultân-ı cihân24
Ol sezâ-vâr-ı hükümet ki gelür hakkından
Cümle mülke anı nasb eylese suItân-ı cihân25
Ma‘delet-kâr u kerem-pîşe Muhammed Paşa
Kâbil-i feyz-ı hıred kâmil-i sâhib-iz’ân***
Nedim Divanı’ndaki 8. Kaside Methiye Bölümü:
Tamamı 73 beyit olan Nedim bu kasidesinde methiye bölümünde (35. ve 62. beyitler arası) Damat İbrahim Paşa’yı över. Damat İbrahim Paşa’nın cömertliğinden, temiz meşrepliliğinden, huy güzelliğinden, cesaretinden sıkça bahseder.
İbrahim Paşa’ya Medhiyye Zımnında Hammâmiyye
35
Dedi ki bir iki beytü’l-kasîde kim olmuş
Anunla hazret-i sadr-ı güzîne midhatkâr36
Cenâb-ı hazret-i destûr-ı âsman-mesned
Ki mihr-i zâtına bir gerd bâliş-i zar-târ37
Semiyy-i cedd-i resûl-i Huda ki lûtfundan
cihanda âteş-i endûh u gam olur gülzâr38
Yegâne sihr-ı güzîn-i halîfetü’l- İslâm
Vezîr-İ a’zam u ekram müşîr-i pâk-tebâr39
‘Alîl-i mihnete cûd u sehâsı habb-ı zeheb
Marîz-i ye’se ‘atâyâsı şerbet-i dinâr40
Dokunsa çeşmi eğer jeng-beste mir’âta
Yeşil çemen gibi neşv ü nemâ bulur jengâr45
Zihî o kuvvet-i bâzû ki Hind-i garbîden
Zemine etse eğer nizenin halîde çü mâr46
Çıkup o demde ser-i nize Hind-i şarkîden
Ederdi sadme-i yelmânı pây-ı râyı figâr47
Cihan-penâh hidİvâ keremverâ sadrâ
Eyâ vezir-i felek-bârgâh-ı mihr âsâr48
Sen ol hidiv-i cihânsın kim ahd-i lûtfunda
Nigehbânlık eder âşiyân-ı bülbüle mâr49
Sen ol yegâne-i devr-i zamânesin ki senin
Nazirin olmadı meşhûd-ı dide-i devvâr50
Cihânı lûtf u mürüvvetle kâm-rân etdin
Cihânda kim alasın ber-sebîl-i istimrar51
Bu hüsn-i hulkı ki etmiş Hudâ sana ihsân
Bu baht-ı tâli’i k’etmiş felek sana isâr52
Mübeşşer ol ki senin’izz ü devlet ü câhın
Olur ziyâde bülend ü medîd leyi ü nehâr59
Delili olduğı çün hayr-ı ‘âleme sâ’i
Cihânda dâim olur âftâb-ı feyz-âsâr60
‘Ale’l-husûs ki bu bende-i kerem-diden
Bu çâkerin bu keminen bu ‘abd-ı zâr u nizâr61
O denlü lutf u kerem gördü hazretinden kim
O lutfu görmedi ebr-i bahârdan gülzâr62
Nedim kendi kulun kendi müstmendindir
Unutma zerreni ey âftâb-ı feyz-âsâr