Âgâh Efendi Kimdir?
Âgâh Efendi Kimdir? Hayatı, Edebi Kişiliği, Eserleri
Âgâh Efendi (d. İstanbul, 1832 – ö. 1885, Atina). Gazeteci, devlet adamı.
Yozgatlı Çapanzâde Ömer Hulusi Efendi’nin oğludur. Beyoğlu Tıbbiye Mektebi’nin hazırlık sınıflarına devam etti (1842). 7 yıl sürdürdüğü bu okuldaki tahsilini yarım bırakarak Bâbıâli Tercüme Odası’na memur olarak girdi (1849). 1853’te Paris sefiri maiyet kâtibi olarak Fransa’ya gitti. Dönüşte karantina müdür muavini, Rumeli ordusu baş mütercimi oldu. Mostar’da mutasarrıf vekilliği (1858), Hersek’te geçici meclis reisliği yaptı. Tercüman-ı Ahvâl gazetesini çıkardı (1860). Gazetenin ilk yirmi dört nüshasında İbrahim Şinasi Efendi’nin makalelerini yayımlandı.
Âgâh Efendi, 1860 yılında İbrahim Şinasi ile çıkardıkları ilk özel Türk gazetesi Tercüman-ı Ahvâl‘in sahibi olması dolayısı ile, gazetecilik mesleğinin kurucusu sayılmıştır.
Gazeteyi yayımlarken bir taraftan da çeşitli memuriyetlerde bulundu. 1861 de Postahâne-i Amire nazırı oldu. Posta idaresinin millileştirilerek yerli posta teşkilâtının kurulmasını savundu. 1862’de ilk Türk posta pullarını çıkardı. Vapurlar Nazırlığı, Ereğli Kömür Madenleri Nazırlığı, Divan-ı Muhasebât üyeliğinde bulundu.
Bu arada Namık Kemal ve arkadaşlarının kurdukları Yeni Osmanlılar Cemiyeti’ne girmişti. Namık Kemal ve Ziya Paşa’nın 1867 de, Mısırlı Prens Mustafa Fazıl Paşa ile birleşip, Ali Paşa hükümeti aleyhine çalışmak üzere Paris’e kaçmaları üzerine, aynı cemiyete üye olduğu gerekçesi ile Divan-ı Muhasebât üyeliğinden azledildi. Bu azilden on dört gün sonra Ali Süavi ve diğer bazı arkadaşları ile Paris’e kaçtı. Namık Kemal ve Ziya Paşa ile beraber Paris’te Muhbir, Londra’da Hürriyet gazetelerinin yayımında çalıştı.
Ali Paşa’nın vefatından sonra İstanbul’a döndü (1871). İzmit mutasarrıflığına tayin edildi, bir müddet sonra azledildi, V. Murat padişah olduktan sonra tekrar İzmit’e mutasarrıf olarak gönderildi. Bir kaç ay sonra Şura-yı Devlet üyeliğine seçildi. 1877’de önce Bursa’ya, sonra Ankara’ya sürüldü. 1884’te Rodos mutasarrıflığına, Namık Kemal ile becayiş yapılarak Midilli mutasarrıflığına, nihayet 1885’te Atina’ya elçi olarak gönderildi. Aynı sene içinde (1885) orada vefat etti.